Târihine, diline, îmânına ve iftiharlarına kıyan her birini tuz buz eyliyen iç ve dış hiyânetlere karşı neden şahlanmak hatırımıza gelmiyor? Üstümüze bu ölü toprağını serpen elleri kıracağımız yerde niçin onun kulu kölesi olmuş bulunuyoruz?
Târih, ibret alınması ve sözüne kulak tutulması gereken doğru konuşan bir dost, bir şâhittir. Devletlerin siyâsî, askerî, içtimâî ve iktisâdî kâr ve zararlarının hesâbını tuttuğu kadar, mânevî grafiğini de çizen bir ana bilgidir.