Milli Mecmua - Sayı 18 Sözleri ve Alıntıları
Milli Mecmua - Sayı 18 sözleri ve alıntılarını, Milli Mecmua - Sayı 18 kitap alıntılarını, Milli Mecmua - Sayı 18 en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.''İnsan Türk olur da nasıl Kemal Paşa'dan yana olmaz'' sözünü bugüne kadar Atsız için de, Gökalp için de, Güngör için de, Seyfettin için de bir formül gibi kullandı. Türk milletinin hayrına çalışmış her isme ölümsüz eserler hazırlayarak onları saygıyla andı. Taraf oldu, taraf olurken hakikatin her şeyden daha kutsal olduğunu gözden bir an olsun kaçırmadı.
Büyük Türk milletinin büyük evladı ve kurtarıcısı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün başına da ne hazindir ki bu gelmiştir. Bizler Türk milliyetçileri olarak Gazi'nin bıraktığı emanetlere sahip çıkamadık. O'nu dile dolayanları dilimize dolamakla meselenin hallolduğunu sandık. Biz meseleye kılıç vurmadıkça, kördüğüm oldu.
Devlet kurmak, Türklerin en milli fonksiyonlarından biridir. Terzi kuşları yuvalarını nasıl örerse, arılar kovanlarını nasıl yaparsa, Türkler de öylece devlet kurarlar.
Sayfa 93Kitabı okudu
''Dedelerimizin mezar taşını okuyamadık...'' yollu şikayet sahiplerinin, mahut mezar taşından başka yeni harflere çevrilemeyecek denli hangi büyük külliyattan, hangi muazzam kütüphaneden söz ettiklerini ortaya koymaları gerek. Aynı biçimde, laiklik ilkesine verip veriştirenlerin, Tanzimat Osmanlısının neden gavuru hukuk önünde Müslümana eşit hale getirdiğinin muhasebesini yapması gerek! Şapka inkılabı mı yapıldı? İyi ama sarığı baştan çıkartan Sultan Mahmut idi. Gavurlukla itham edildi. Onun giydirdiği fesi çıkartıp kalpak giydiren Sultan Hamid de şeriata mugayir olmakla suçlandı.
Sayfa 12
Yağma yok!
''İşitiyorum'' demişti, ''benim dille, tarihle uğraştığımı gören bazı kısa düşünceli yurttaşlar, 'Paşa'nın işi yok, dille, tarihle uğraşmaya başladı' diyorlarmış... Yağma yok! Benim işim başımdan aşkın! Ben bugün ileri bir Türkiye'yi kurmaya ne kadar çalışıyorsam, yarının Türkiye'sinin temellerini atmaya da o kadar dikkat ediyorum...''
Bu ''YAĞMA YOK!'' haykırışına dikkat etmeli. Falih Rıfkı, günler boyu bekledikten sonra gelen telgrafta okuduğu ''Ordular, ilk hedefiniz Akdenizdir, ileri!'' emrini, ''hayatımda okuduğum en iyi edebi eser, en müthiş şiirdi!'' diye anar.
Sayfa 10 - Ötüken Neşriyat
"Faziletine ve yüksek kadınlığına inandiğım anam ve kiz kardeşim inkılâp işlerinde bana inanmişlar ve hizmet etmişlerdir" diyerek Zübeyde Hanım'a olan bağlılığını ifade eden Mustafa Kemal Paşa, annesini çok severdi. Annesinin sevdiği bir şarkıyı duyduğu zaman gözleri yaşarırdı. Her sabah uyandığında temizliğini yapar, giyindikten sonra ziyaret için annesine haber gönderir, izin isterdi. Zübeyde Hanım da aynı şekilde hazırlığını yaptıktan sonra oğlunu kabul ederdi. Bu görüşmelerde Mustafa Kemal Paşa, annesinin elini öper, onun hayır duasını alırdı. Bir süre annesi ile kalıp sohbet ederlerdi.
Zübeyde Hanım oğluna "Mustafam, "Sarı Mustafam" diye hitap eder; çoğu zaman bunu az bulur, "Paşam" veya "Sarı Paşam" diye hitap eder veya anlardı.