Neoklasik İktisadın Yaratıcı İmhası

Mim Savaşları

Adbusters

Mim Savaşları Sözleri ve Alıntıları

Mim Savaşları sözleri ve alıntılarını, Mim Savaşları kitap alıntılarını, Mim Savaşları en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Gözümüz kamaştı,büyülendik, derken esiri olduk görûntünün.
Reklam
Sözümona "Gelişmiş Dünya" da yaşayan bizler için, her birimiz için, son derece kişisel, neredeyse Faustiyen bir ikilem baş gösteriyor:Dünyanın en ileri, dinamik, müreffeh ülkelerinden birinde yaşamanın anlamı ne, eğer kendimizi sürekli baskı altinda ve endişeli hissediyorsak? Bu zenginliğimizi, gücümüzü ve bu bolluğu -hadi adını koyalım- ruhumuzdan neleri kaybetmek pahasına kazandik?Binlerce yıllık hayatta kalma çabasından sonra, midelerimizdeki boşluğu nihayet doldurabildik mi,kafalarımızda yeni bir boşluk keşfetme pahasına?
“Bir şeyi değiştirmek için öyle bir yeni model kur ki, mevcut modeli köhne kılsın. Yeryüzünde yeni bir yönetim modeline ihtiyaç duyduğumuzu biliyoruz. Yeni bir iktisat, sosyal ekoloji, mitoloji, kozmoloji ve maneviyat modeline ihtiyacımız olduğunu biliyoruz. Bu vizyonları ortaya koymak için çabalarken, çabamızı kendimize dostane bir çevre yaratma yönündeki eylemlerimizle ahenk içinde temellendirmeliyiz. Sıcak, misafirperver, doğal olarak iletişim dostu ve iletken olan ortamlarda bedenlerimizi ve zihinlerimizi yürekten ve insanın kendini evinde hissetmesinden gelen dostluk ve besinle onarıp canlandırabiliriz. ... Leland Lehrman
George Gilder'in dedigi gibi,"Gerçek yoksulluk gelir düzeyinden ziyade zihniyet düzeyidir."
Reklam
Neden müfredatimizda İslami iktisada dair hiçbir şey yok?
Harvard Üniversitesi Amerika'daki en parlak ve çözümleme gücü en yüksek zekâları cezbediyor, Üniversite, akademik bağları nasıl değerlendirdiğinize bağlı olarak değişir ama 46 ila 107 arasında Nobel ödüllü akademisyen yetiştirdi; bunlardan 16'sı iktisat alanında. Hatta son ABD başkanı da Harvard'dan çıktı. Harvard'a giren birçok öğrenci geleceklerinde bir Wall Street kariyeri hayal etmiyor. Ancak Harvard kültürüne yoğun bir biçimde maruz kaldıktan sonra, mezunların neredeyse yarısı dünyayı değiştirmeye dair gençlik düşlerinin peşini kovalamayıp eğitim aldıkları alanın uzağında, Goldman Sachs, JP Morgan ve Bank of America gibi şirketler için çalışırken buluyor kendilerini. NPR'ın yayımladığı bir raporda Harvard'ın 2010 yılı mezunlarının yüzde 49'unun mezuniyet sonrasında danışmanlık ve finans sektörlerinde çalışmaya başladığı belirtiliyor. Bunun sebebi ne? Yönlendirme, Harvard'daki en popüler disiplinlerden birinin en popüler dersi olan ve iktisat dışında birçok alanda da zorunlu ders sayılan Gregory Mankiw'in bir sene süren Ec.10 dersinde başlıyor. Bu dersi alan mezunların çoğu IMF, Dünya Bankası, Beyaz Saray ve Wall Street'in koridorlarını arşınlıyor, hatta Larry Summers gibi bazılarının yolu bu dört mecranın üçünden birden geçebiliyor.
Hocana sor bakalım! Bugün hızla dünyaya yayılan ruhsal hastalik salgınının ekonomik maliyeti nedir?
Reklam
Dünyanın her yerindeki yoksul ınsanların elektirikli ev aletlerine, otomobile ve her türlü modern eşyaya sahip olmak istediğinden emin olan bir Financial Times muhabiriyle e posta Üzerinden yaptığımız bir sohbeti anımsıyorum. Tüketim kültürünün insan doğasının doğal ve kaçınılmaz bir özelliği olduğu varsayımı “Bucn Vivir” fikriyle uyuşmaz. Örneğin Sömürgeleri Bağımsızlaştırma Bakanlığı'nın ataerkillikle mücadele biriminde çalışan Bolivyalı Elisa Vega, konferanstaki konuşması esnasında geleneksel yaşam yöntemlerinin sunduğu hayat kalitesinden emindi. Dedesi 110 yaşına kadar yaşamıştı ve yaşamının son gününe kadar elden ayaktan düşmemişti. Para biriktirmemişti, ancak yeterince dayanıklı gıda maddesi stoklamıştı. Vega'ya göre yerli halklar tüketim odaklı değildi. İhtiyaçtan fazlasına sahip olmanın anlamı yoktu. Kendisi de hep aynı geleneksel kıyafeti giyiyor ve aynı takıları takıyordu (dediğine göre takılar yüzlerce yıllıktı). Nesneler korunmalı, dayanmaları sağlanmalıydı. Yerli halklar için önemli olan aile ve topluluk ilişkileri ve Tabiat Ana'yla, yani Pachamama'yla kurulan bağlardı. Bu açıdan “Buen Vivir”, iyi hayata dair bireysel bir bakış açısından çok farklı. Ancak insanların yaşadığı toplumsal bağlamda tasavvur edilebiliyor. Tahakkümden ziyade uyum ve dengeyi amaçlıyor. Bu önemli, zira kavramın kökeninde çoğulculuk ve hem insan topluluklarına hem de doğaya saygıya dayalı bir birlikte yaşama ilkesi bulunuyor. Bu yüzden And Dağları bölgesinin sömürgelikten kurtulması, yeni bir yekpare bakış açısı « yerine, kültürlerin çeşitliliği üzerine inşa edilmesi gereken bir süreç olarak algılanıyor.
İstikrarlı ekonomik büyümeyi hâlâ tüm sorunlarımızın çaresi olarak göstermek kör kibirden başka bir şey değil! Herman Daly
Dünya üzerindeki halklar faiz temelli borçlanmanın ekonomık hayatin normal bir unsuru olduğunu kabullendi Paradoksal bir şekilde “zengin dünya” olarak adlandırılan yerlerin çoğunda, daimi borçlanma halınde tehlikeli ya da utanç verici bir şey yoktur. Ebeveynlerimizin hayatta istediğımiz şeylere ulaşmak için tasarrufta bulunma öğütleri artık “Bunlar eski moda yanılsamalar,” denilerek mahküm ediliyor. Tüketme arzusu hemen o anda tatmin edilebilecekken neden tasarruf edelim ki? Materyalist ideolojiler de bu tutumları esasen pekiştiriyor. Madem ölümden sonra hayat yok, o halde bu hayatın tadını mümkün olduğunca çıkarmamız gerekmez mi? Ne var ki engellenemez borç artışı insanlığın büyük bölümü için hayattan zevk almayı uzak bir rüya haline getirir. Daha yoksul ülkelerde tek amaç hayatta kalmak haline gelir; bunun için gerekirse borç antlaşmaları siyaseten uzatılır. 1997'de Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı, ülke bütçeleri üzerinde borçları ödemeye yönelik baskılar yüzünden Afrika'da her sene beş milyon çocuğun öldüğü tahmininde bulunuyordu. Tanzanya ve Uganda ödenen borç miktarının bütün bir ulusal sağlık bütçesini aştığı pek çok ülkeden sadece ikisiydi.
" Öyle görünüyor ki, çok uzun zaman kişisel esenliği ve toplumsal degeri maddi şeylerin toplamından ibaret zannetmişiz. Milli gelirimiz bugün yılda 800 milyar doların üzerinde, ama bu milli gelire hava kirliliği, sigara reklamları ve otobanlarımızı ceset yığınlarından temizleyen ambulanslar dahil. Kapılarımız için tasarlanmış özel kilitler ve bu kilitleri kıranlar için tasarlanan hapishaneler de dahil. Servi ağaçlarının soyunun tükenişi, doğa harikalarının kaotik yayılma karşısında yok oluşu da dahil. Napalm, nükleer savaş başlıkları, şehirlerdeki isyanları bastırmak Üzere polise verilen zırhlı araçlar da dahil. Keza Whitman'ın tüfeği, Speck'in bıçağı, çocuklarımıza oyuncak satmak için şiddeti yücelten televizyon programları da. Buna mukabil, bu gelir çocuklarımızın sağlığını, eğitimlerinin kalitesini ya da oyunlarının neşesini dikkate almıyor. Aynı şekilde şiirimizin güzelliğini ya da evliliklerimizin sağlamlığını, toplumsal konulardaki düşüncelerimizi ya da kamu görevlilerinin dürüstlüğünü hesaba katmıyor. Ne zekâmızı ne cesaretimizi ölçüyor, ne aklımızı ne öğrenme yeteneğimizi, ne içimizdeki tutkuyu ne de memleketimize adanmışlığımızı. Kısacası, hayatı yaşanır kılan şeyler dışında ne varsa onları dikkate alıyor. Bize Amerika hakkında her şeyi söylüyor, Amerikalı olmaktan neden gurur duyduğumuz hariç. " Bu konuşmadan on hafta sonra, Demokrat Parti Kalifornia başkan adaylığı önseçimini kazanmasının hemen ardından, senatör Robert Kennedy bir suikastçı tarafından vurularak öldürüldü.
Gerćek maliyet ücretlendirmesi göz korkutucu, başa çıkılmaz gibi görünen sorunlarla malûl.Geleneksel iktisatçilara göre buyümeyi yavaşlatacak, dünya ticaret hacmini küçüktecek, tüketim frenleyecek, ürkütücü, sapkın bir fikir. O kadar doğru ki, muhakkak yanlış olmalı. Bizi endüstri çağının başlarından bu yana sorgulamadan uyguladığımız bütün ekonomik aksiyomları yeniden düşünmeye zorluyor. Zamanla insanın giriştiği en travmatik ekonomik /sosyal /kültürel tasarı olduğu ortaya çıkabilir. Ama yine de... yine de... her bir ürünün ekolojik hakikati söylediği bir küresel piyasa fikrinin basit, neredeyse sihirli bir halesi var. Kulağa mantıklı geliyor, doğru geliyor ve politikanın tamamıyla dışında. Öylesine biricik ve büyük bir fikir ki —eğer üzerinde uzlaşabılırsek, uygulamasını becerebilirsek ve devam ettirebilmek için gereken kolektif öz-disipline kavuşabilirsek- içine girdiğimiz ekolojik hengâmeden bizi çıkarabilir ve Dünya gezegeni üzerinde sürdürmekte olduğumuz bu başarısız deneyi yeniden rayına oturtabilir.
57 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.