Seret çayı ve Tuna nehrinin birbirine karıştığı yoksul Çayağzı köyü ve bu köyün başıbozuk iki sevdalısı: Minka ve Minku.
Tuna ve Seret çayı, bu köye hem cömert hem de acımasız davranmaktadır. Bol ürün sevincini, korkunç taşkınlarla köylünün kursağında koyar Seret çayı.
Minka'nın tüm arzusu, sevdiği hasırcı delikanlı Minku'yla evlenmek ve insanlara yardım etmektir. Ne var ki, Minka'nın babası, kızını zengin bir dul olan Sima ile evlendirir.
Sima, bu güzel kadını mutlu etmek için elinden geleni yapar lakin Minka, Minku'yu sevmekten asla vazgeçmez. Ve bir süre sonra kocasını yüzüstü bırakıp Minku'ya kaçar. Çünkü Sima, para hırsına sahip biridir ve sahte cömertlik gösterileriyle Minka'nın midesini bulandırmaktadır.
Çayağzı köyü, o yıl büyük bir felaket yaşar. Tüm köy, Tuna'nın suları altında kalır. Hayvanları ve insanlarıyla topluca ölüme mahkum olur. Ancak Minka - köylülerin tabiriyle Minka abla- köyün ve köylülerin koruyucu azizesine dönüşür.
Tüm köyün sevgisini kazanmak, Minka'ya tutkuyla sevdiği adamın aşkını kaybetmesine sebep olur.
Doğa- insan, insan-insan ilişkilerini işleyen güzel bir kitap. Toplumcu gerçekçi bir yaklaşımla kaleme alınmış bu eseri çok beğendim.