Bir şeyi çok seversek,o yanımızdayken çok mutlu oluruz.İnsan mutlu olduğunda ne olur,biliyor musun?Havaya yükselir,ta yukarılara, bulutların arasına kadar, tıpkı uçuyormuş gibi.
Hanımlar, Beyler, kusura bakmayın, bu güneş, güneşiniz sizin olsun, bana çok fazla. Bana kendi gölgelerinizden birer parça verin, yeter. İnanın, siz sevmezsiniz belki gölgelerinizi ama, benim gibi kuytularda yaşamaya alışmış biri için idealdir.
Bir yanımda panayır var. Dünyayı rengarenk kurdelelere, kahkahalara boyayan büyük yanılsama. Çılgın, isterik bir dönme dolap. Bir an dursa, insanlar ellerini uzatıp o renklere dokunmaya çalışsalar, parmaklarının boşluğu delip geçtiğini fark edecekler. Ama kimse durmak istemiyor. Diğer yanımda terk edilmiş bir şehir var. Kocaman yalnızlık vadisi. İnsanın ancak gölgesiyle avunabildiği ıssızlık.
Mesele yazmak değil eksik parçaları saklandıkları yerden çıkarmak, yapbozun parçalarını bir araya getirebilmek. Bu kayıp parçalar haberim olmadan yavaş yavaş benden çalınmış, onlarla beraber çocukluğumun karmaşık ilişkileri , bütün o belirsiz yüzler bir yerlere çekilmiş, görünmez olmuşlar
Biliyorsun değil mi, isim senin işaretin. Ensene sürülmüş kırmızı boya. Hemen tanımaları, kaybetmemeleri için seni. Bir insanı gerçekten yakalamak o kadar kolaymış gibi.