“Her felaketin iki ilacı vardır. Zaman ve sessizlik.”
Edmond Dantes iftiraya kurban giden iyi yürekli bir denizcidir. Hayatın sillesini en ağır şekilde yer malesef. İftiraya kurban giden Dantes, bu bedeli ödemek için sevgilisini, babasını ve en önemlisi de özgürlüğünü yitirir. Tam umudunu kaybettiği anda karşısına çıkan rahip Farya ile hayatı bambaşka bir yöne evrilecektir. Bizim iyi yürekli denizcimiz Edmond Dantes’imiz, artık Monte Cristo Kontu’dur. Hem zengin hem de bilgi birikimi yüksek saygın bir kişiliğe bürünmüştür. Artık önünde kimse duramayacak ve göze göz dişe diş olarak benimsediği adaletini kendisini yaralayanlara karşı birer birer dağıtacaktır.
İki ciltten oluşan Monte Cristo Kontu’nun ilk cildi, intikam planlarının tıkır tıkır işlemeye başladığı bölümleri anlatıyor. Kaderin cilvesi midir yoksa kontumuzun ince planlarının işi midir bilemeyeceğimiz bir çok ilginç olay ve karşılaşmaların meydana geldiği bölümler var. Oldukça heyecan verici :) 2. Cilde hemen geçiyorum. Ara vermek istemiyorum çünkü çok fazla karakter var ve anımsayamamaktan korkuyorum açıkçası. Bakalım yaralı kontumuz kendisini mahkum edenlere karşı nasıl bir adalet dağıtacak? Merakla bekliyorum Haydi nice kitaplara, nice okumalara
#alıntılar
”Gençlik, meyvesi aşk olan bir çiçektir.. Onu yavaşça olgunlaştığını gördükten sonra toplayan bahçıvan ne mutludur.”
“Bana hayatı sevdirecek her şeyi kaybettim, bugün ölüm bana beşiğinde sallayacağı bebeğe gülümseyen sütanne gibi gülümsüyor.”
Monte Cristo Kontu I. Cilt, Alexandre Dumas