"Marc, ne görüyorsun? Sana ne olarak görünüyorlar?!"
"Mumyalar görüyorum, Crawley. Bir sürü mumya."
"Tamam, güzel. Bende mi sıkıntı var diye endişelenmiştim."
"Ebedi karanlığa karşı sen tek başına bir ışık olmalısın."
"Ama-- bir--- bir şey yaptılar. Artık göremiyorum. Gerçeği göremiyorum. Söyle bana, Khonshu... Tüm bunlar gerçek mi? Yoksa ben delinin teki miyim?"
"Önemi var mı?"
"Ne?!"
"Deli olup olmamanın bir önemi var mı? Deliliğin senin gücün, Marc. Deliliğin sağ kalmanı sağlayacak şey. Deliliğinle savaşmayı bırakmalısın. Teslim ol. Bırak çılgınlık kılavuzun olsun. Deliliğin sana yol göstermesine izin ver."
"Bakın, metro vagonlarında insanlar var!"
"Crawley, tatlım... Bunlar insan falan değil."
"Toplu taşıma sistemimizin gerçekten de cehennemi aratmadığını söylemek isterim."
"Onlara yol göstermem gerek... Gecenin Yolcularını korumalıyım."
"Mon ami, şu an bile pek çok şeyi riske ediyoruz. Bizi görebilirler--"
"Görsünler. Beni gelirken görmelerini seviyorum."