"Ona ulaşamayacağımız başka bir yerde de olsa, sevdiğimiz insan da aynı anda yalnızsa eğer bizim için yalnızlık diye birşeyin olmayacağını gördüm. Yani, yalnızlık hissinin temelde, topluca eğlenen tanıdığımız, en çok da sevdiğimiz insanlardan bize yansıyan dönüşümlü bir fenomen olduğu anlaşılıyor. Ve hayatta mutlak olarak yalnız olan kişi bile, yalnız olmayan ve birlikte olsa kendi yalnızlığından kurtulabileceği bir kadını- bu hiç tanımadığı bir kadın bile olsa- ya da herhangi bir insanı düşünürken duyumsuyor ancak yalnızlığını."
Proletaryanın hâkim olduğu bir devlette komünist olmak, kişisel özgürlüğün tümüyle feda edilmesi anlamına geliyor. İnsan, kendi hayatını örgütleme görevini, deyim yerindeyse, Parti'ye terk ediyor.