Yeni bir dünya öncekinin yerini alırken tanıdık her şey dipteki bir çatlaktan sızıp gidiyordu. Sonunda en yakınımdaki nesneler dışında herhangi bir şey seçememeye başladım. Hala görebiliyordum, kör değildim, ama bakışın güvenililiğini, keskinliğini, doğruculuğunu yitirmişti. Gördüğüm hiçbir şey eskisi gibi değildi artık.