Büyüklerden biri de "Aşk ummaktır!" gibi bir laf etmiş, Müfettişler Müfettişi bunu "Aşk, ummaktan doğar!" biçimine sokmuştu ki, bunun gerçek payı galiba daha çoktu.
Küçücük şaraphane gecenin dokuz buçuk sarhoşluğundan ayılıp, içeri girene baktı; bakmasiyla da elinde olmayarak toplandı : Vay anasını!... Kimdi vali, milletvekili , parti başkanı, belki de bakan yapılı bu adam? Kahverengi rölöve şapkası, siyah çizgili kahverengi kostümü, kolalı yakasına irice bağlı, siyah siyah damarlı kırmızı kravatı , gömlekle bile ılık ılık terlenen sıcak ağustos gecesinde ceketi, yeleği , içinde kim bilir ne türlü evraklar bulunan şişkin çantası...