İnsan ebede namzeddir ve saadet-i ebediye için halk olunmuştur. Tâ gayr-ı mütenahî bir zamanda, gayr-ı mahdud ve geniş bir âlemde, gayr-ı mahsur olan istidadatını bilfiile çıkarabilsin.
Görüyoruz: Bu zamanda sıdk ve kizbin mâbeynleri, ancak bir parmak kadar vardır. Bir çarşıda ikisi de satılır. Fakat, herbir zamanın bir hükmü var. Hiçbir zamanda asr-ı saâdet gibi sıdk ve kizbin ortasındaki mesâfe açılmamıştır.