“Sineklerin Tanrısı`, `Cesur Yeni Dünya``Otomatik Portakal``1984`, “Fahrenheit 451”...
Eğer bu eserlerin birini ya da hepsini okuyup sevdiyseniz muhtemelen yakında yolunuzun kesişeceği ütopik,distopik, bilim kurgu eseri.
Yazarı bir kadın, Amerikalı `Ursula K Le Guin’. Amerika’nın büyük buhranı yaşadığı 1929 yılında doğan, uzun bir ömürle çağ atlayıp 2018’de bu dünyaya veda eden bir hanımefendi. Eser ise 1974 yılında yayınlanmış.
Eserin orijinal adı The Dispossessed. İnsanın yazarken de okurken de gözünün şeşibeş olacağı türden bir isim. Bu da mı bir mesaj dersiniz?
Yukarıda saydığım kitapları okuyunca Mülksüzler karşıma çıktı, ben de kucak açıp okudum.
Açıkcası diğer eserler kadar gönlümü çelmedi. Kimi yerde öyle detaylar ve söylevler var ki sanki birazdan bu detaylardan sınava girecekmişsiniz ya da o detaylar sayesinde Kim Milyoner Olmak İster yarışmasının finaline ulaşacakmışsınız hissine kapılmamak içten değil.
Özetle, yorgunlukla hayranlık arasında dalgalanan duygularla okudum.
Derin mevzularda da var, şimdi buna ne gerek vardı dediklerim de.
Yine de Apollo 11’in Ay’a iniş yaptığı, Neil Armstrong’un bir insan için küçük ama insanlık için büyük olan o adımı attığı tarihten 5 yıl sonra yazılan bu “uzayda koloni” temalı kitap, okunmaya değer. Sonuçta her halükarda “Houston, we’ve got a problem!”