Hz. All (r.a) demiştir ki:
"Kim şu altı hasleti bir araya getirirse Cennete ulaşmanın ve Cehennemden kurtuluşun bütün vasıtalarını elde etmiştir. Allah'ı (c.c) bilip ona itaat etmiştir. Şeytanı billip ona isyan etmiştir. Ahireti bilip onu talep etmiştir. Dünyayı bilip onu reddetmiştir. Hakkı (hak) bilip ona tabi olmuştur. Bâtılı (bâtıl ) bilip ondan kaçınmıştır."
Hz. Nebiyy-i Ekrem (s.a.v)buyuruyor:
"iki meziyet vardır ki, onlardan daha şerefli bir şey yoktur:Allah (c.c)'a iman etmek ve müslümanlara yararlı olmak."
"İki şey vardır ki, onlardan daha kötü birşey tasavvur edilemez:Allah(c.c)'a ortak koşmK ve müslümanlara, zarar vermek."
Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) buyurdular ki;
"Küçük günahı işlemekte ısrarcı olduğu müddetçe küçük günah olarak kalmaz. Büyük günaha istiğfar edildikçe büyük günah olarak kalmaz."
Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) buyurdular ki; "Alimler ile oturunuz. Hikmet sahiplerinin sözlerine kulak veriniz. Çünkü Allah (cellecelâlühû), ölü toprağı yağmur suyuyla yeşerttiği gibi ölü kalpleride hikmet nuruyla diriltir.
“Allah (c.c) bazı enbiyasına vahiy buyurmuştur ki: “Bir kişi bana muhabbet ettiği halde ölümle bana gelirse onu cennetime koyarım. Bir kişi de korkarak bana gelirse onu cehennemimden gizlerim. Benden haya ederek bana gelirse, hafaza meleklerime onun günahını unuttururum.”
Abdullah ibn-i Mes'ûd (radıyallahu anh) buyurdu ki; "Dört şey kalp kararmasındandır; Düşünmeksizin karnını tıka basa doyurmak. Düşünmeksizin zalimlerle sohbet etmek. Geçmiş günahlarını unutmak. Uzun emel. Dört şey kalbin nurlu olmasındandır; Allah korkusundan karnı aç olmak. Salih kimselerle arkadaşlık yapmak. Geçmiş günahlarını unutmamak. Emelinin kısa olması."