Alman yazar Cornelia Funke, çocukken bir astronot olmanın, bir Kızılderili kabilesiyle birlikte yaşamanın hayalini kurar. Bunları gerçekte yapamaz, ama yazmaya başlayarak gerçeğe dönüştüremedeği her şeyi kendi kahramanlarına yaşatır. Çocuk kitapları yazarı olarak anılsa da yetişkinleri de içine alan geniş bir okur kitlesi var. “Mürekkep Yürek” serinin ilk kitabı. Yüksek sesle okudukları zaman kitapta yazanların canlanmasını sağlayan baba-kızın öyküsü anlatılıyor. Ama kitabın sayfalarından dünyaya inen herkese karşılık, bu dünyadan biri kitabın içine çekildiği için sorun büyük. Meggie’nin annesi de on yıldır “Mürekkep Yürek” adlı kitabın içindedir. Baba-kızın amacı da bu kitabı bulabilmek. Okumanın ne anlama geldiğini bildiğimi düşünüyorum. O yüzden, kitapları konu alan kitaplara da ayrı bir ilgim var. İşte Mürekkep Yürek’ten bir alıntı: “Kitaplar ağır olmalı; çünkü onlar, içlerinde tüm dünyayı barındırır.” (s.28)