abdurrahman b. ka'b b. malik babasından şu hadisi nakleder. babam şairler hakkında vahyedilen "şairlere ancak azgınlar uyar" ayeti hakkındaki fikrini sorunca, Rasulullah (s.a.s): "mü'min kılıcı ve diliyle cihad eder; nefsim yed-i kudretinde olan Allah'a yemin ederim ki, şairler savaşı metheden, mücahidleri savaşa teşvik eden, onları cesaretlendiren, coşturan, şiirleriyle sanki düşmanları ok yağmuruna tutan kişilerdir" hadisi ahmed b. hanbel rivayet etmiş olup sahihaynın şartına göre sahihdir. sahih hadis kitaplarında Rasulullah'ın şair hassan b. sabit'e "kureyşi hicveden şiirler söyle, muhakkak Allah seninle beraberdir" dediği rivayetleri pek çoktur. sahihayn'ın hz. ayşe'den (ra) rivayet ettikleri bir hadiste Rasulullah (s.a.s) hassan'a: "kureyşi hicvedici şiirler söyle. hiciv onlara ok atılmasından daha fenadır" buyurdu. hz. ömer, ordu kadisiye savaşına çıktığında "düşmanı esir alınca şairleri ve hatipleri çağırınız" dediği rivayet edilir.
bunun için Allah harbi terketmeye teşvik
eden, zayıf, tembel, korkak ve ürkek insanlarla
dostluk kurmayı haram kıldı.
imam ahmed b. hanbel’in ebu ishak’tan rivayet ettiği bu hadiste ebu ishak şöyle der:
bera b. azib’e (ra) dedim ki: müşriklere tek başına savaş açan bir müslüman kendi eliyle nefsini tehlikeye atmıyor mu..? hayır dedi. çünkü Allah Rasul’ünü gönderdi ve ona şunu emretti: “ Allah yolunda savaş. sen ancak kendinden sorumlusun. “
Üzerinde borç olan birisinin özürsüz olarak, borcunu geciktirmeye hakkı yoktur. Allah katında da herhangi bir özür beyan edemez. Çünkü borcun karşılığı zimmettir. Cihad da bir borçtur ve karşılığı da candır.