Müslümanca Düşünme Üzerine Denemeler kitaplarını, Müslümanca Düşünme Üzerine Denemeler sözleri ve alıntılarını, Müslümanca Düşünme Üzerine Denemeler yazarlarını, Müslümanca Düşünme Üzerine Denemeler yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mevcut hayat tarzını reddedenmeyen Müslüman, farkında olmadan kendini reddediyor ve kendi değerlerine yabancılaşıyor. Mevcut hayat tarzı içinde insan kendini eşyaya hükümran sanıyor.
islâm'da ise dinin özüne ilişkin hiçbir değişıklik olmamıştır. islâm, baştan beri uygulama özelliğini korumaktadır. bütün mesele, onu yeterince ve kendi hakikatı içinde kavrayabilme gereğinin anlaşılmasındadır.
günümüzün yaygın müslüman tipi, eskiden öğrendiği bazı yanlışları terk etmeden, o yanlışlar üzerine bina kurmak isteyen öğrenciye benziyor. sonraki bilgiler ne kadar doğru olursa olsun, yanlış bir temel üzerine bina edilen bilgiden doğru sonuç çıkmaz. O
o bakımdan yapılması gereken şey, günümüz meseleleri ve onların çözüm tarzı hakkında öğrenilmiş bulunan önyargıları bırakarak her şeye yeniden başlamak olmalı...
minicik çocuklar bile "para kazanma", vurgun vurma sevdasında... çikletler artık çiğnenmek için satın alınmıyor. paketlerin içindeki numaralı resimlerle bir seriyi tamamladıktan sonra çıkacak bisikletler, radyolar, fotoğraf makineleri için alınıyor. çocuklar farkına bile varmadan kumara, vurgunculuğa alıştırılıyor. banka kumbaraları çocuklar için tefecilik, ihtikâr egzersizleri yaptırıyor.
bilim, insanın özgür düşüncesinin önünde demirden bir köstek gibi duruyor. Ona, her şeyi benim dediğim gibi düşüneceksin, diyor. insanı yalnız ve ancak kendi bildirdikleriyle sınırlandırıyor. dogmayla savaşa çıkan insan, aslında ve neticede kimlik değiştirmiş yeni bir dogmaya ulaşmıştır.
" Bir adı da delilik (alien) olan bu yabancılaşmayı günümüz Amerikan șairlerinden Allen Ginsberg 'Amerika' başlıklı şiirinin bir yerinde șöyle vurguluyor:
En iyisi ulusal kaynaklarımı inceleyip onlara dönmekUlusal kaynaklarım, biliyorum, iki parça esrar,
Binlerce cinsiyet organı, saatte1400 mil hızla giden bir özel basılmaz edebiyatve yirmibeşbin tımarhane. "
~ yirmibeşbin tımarhanenin
sayıldığı bir ülkede, tımarhanelerin dışında kalanların tımarhaneleri
ulusal kaynakları arasında anmaları da anlamlı olsa gerek.~ YazarKitabı okuyor
"...bugün problem alanı olarak önümüze getirilen konuların tümüne düzmece problemler diye bakılmalıdır. İnsanlar her neyi put olarak görmüşlerse o putlar karşılarına problem olarak çıkmaktadır. Bu açıdan bakıldığında, günümüz dünyasında asıl problemin, problem diye uğraşılan konular olmadığını, fakat asıl problemin kafa yapısından doğduğunu söylemek gerekecektir."
irfan dediğimiz meleke, insanı yalnızca bildiklerinin sınırı içinde bırakmaz, insan irfanla bildiklerinden bilmediklerine de varır. oysa hâlihazır uygarlık, insanı bildiklerinin ötesine geçirmek, bildiklerini aşmak şöyle dursun, bildiklerinden bile emin kılamıyor: bu, "bilim" denilen fenomenin insan zihnini tökezletmesi, onun kendine güvenini sarsması, insanın "özgür düşüncesini" zincirlemesi olayıdır. oysa bilim havarileri tam da aksi kanaattedir: bilimsel düşüncenin hür düşünceyle eş anlamlı olduğunu söylerler. bilimsel düşünceyi bir bakıma insanın tabularla, dokunulmaz sanılan şeylerle mücadelesi diye görürler. avrupada, dogmatizme karşı verilen kafa savaşının başlangıçta böyle bir niyet taşıdığı kabul edilse bile, bilim bugünkü kimliğiyle yeni bir tabu, yeni bir dogma haline dönüşmüştür.
kendi eliyle meydana getirdiği teknoloji, insanın karşısında neredeyse tanrısal, mistik bir güce sahip olmuştur. insan kendini, onun karşısında aciz hissetmekte, ondan medet ummaktadır. kısaca insan, teknolojiye boyun eğmekte, ona hizmet etmektedir.
doğmuş çocuğu beslemek için sarf edilecek paranın ana rahmindeki çocuğun doğmaması için sarf edildiği bir dünyada bir bozukluk, bir terslik var demektir.