Müslümanlık ve Hristiyanlığın İnanç Öğretilerinde Öteki Gerçekler

İsmail Kaygusuz

Müslümanlık ve Hristiyanlığın İnanç Öğretilerinde Öteki Gerçekler Posts

You can find Müslümanlık ve Hristiyanlığın İnanç Öğretilerinde Öteki Gerçekler books, Müslümanlık ve Hristiyanlığın İnanç Öğretilerinde Öteki Gerçekler quotes and quotes, Müslümanlık ve Hristiyanlığın İnanç Öğretilerinde Öteki Gerçekler authors, Müslümanlık ve Hristiyanlığın İnanç Öğretilerinde Öteki Gerçekler reviews and reviews on 1000Kitap.
Bu yüzden Kur'an'ın her sözcüğü ve her harfinin Tanrı tarafından gönderildiği; saf ve bozulmamış Arapça ile yazıldığının kabul edilmesi gereği duyuldu. Kutsal kitap taklit edilmenin ötesinde, bütün karışıklılardan masun, mükemmel ve dokunulmaz olduğunda ısrar edildi. Oysaki Muhammed'in insanlara, Kur'an'ı kendi ana dillerinde okumalarını açıkça izin vermiş olduğu bilinmektedir.[37]
... Böylece hazırlanmış olan resmi Kur'an'ın herhangi bir alternatifini ispatı ve değişikliklere kanıt olabilecek her şey ortadan kalkmış oldu. Kur'an'ın bu ilk tek tip (resmi) metni, Peygamberin ölümünden yirmi beş yıl kadar sonra 655 yılında tamamlandı. Yeni hazırlanmış bu ana tekstten birçok kopyaları yapıldı ve büyük İslam merkezlerine dağıtıldı; biri Medine'de kaldı ve diğerleri Küfe, Basra, Damaskus (Şam)'a ve olasıyla Mekke'ye gönderildi. ...
Reklam
... Surelerin tarih sırasını titizlikle belirlemek olanaksız olduğu için, kısa bir dua biçiminde ifade edilen ve "başlangıç" anlamındaki fatiha olarak bilinen uğurlu bir sure ile başlanmasına karar verildi. " Yahudi ve Hristiyan terminolojisinin varlığı ve ayırt edici herhangi bir İslam düşüncesinden yoksunluğa rağmen, bu durum özellikle dikkate değer" diyor Frants Buhl.[28] Arkasından en uzun bölüm[29] birinci olarak yer aldı; diğer sureler uzunluğu gittikçe küçülen bir sıra içinde birbirini izledi. Gerçekte vahiy sırası ters çevrilmiştir; zira genel olarak daha kısa (Mekke) sureleri önde bulunuyordu, yeni düzenlemede ise uzun sureler daha önceye kondu. ...
... Mekke surelerine benzemeyen Medine'de düzenlenmiş sure ve ayetler halka daha az yakın oldu. Çünkü Medine malzemesinin pek azı toplu tapınmalarda ahenkli okumaya uygun düşüyordu. Böylelikle Medine surelerinin büyük kısmının öğrenilememiş-ez-berlenememiş olması, Muhammed'in ölümünden sonra Kur'an'da eklemeler ve değiştirmeler için istenilen fırsatı kazandırdı. Mekke ve Medine sureleri arasındaki farklılıklar, erken zamanlardan beri İslam yorumcuları tarafından bilinmekte ve o zaman bile sık sık bilginler tarafından tartışılmaktaydı. Zamanımızda da İranlı yazar Ali Dashti, Muhammed'in Mekke'de aldığı vahiylerle, Medine'de aldıkları arasında ayırım yaptı; İran devriminden sonra Dashti tutuklandı, dinsizlikle suçlanıp hapse atıldı. ...
... İskoçyalı büyük otorite Richard Bell, en ufak ayrıntılarına kadar Kur'an metinlerini dikkatle inceledikten sonra, Kur'an'ın, Hicretten 2 yıldan daha az bir süre sonra, aşağı yukarı Bedir savaşının yapıldığı tarihte (İ.S. 624) 'kesinlikle sona erdirildiği' sonucuna varmıştır.[27] O tarihte Kur'an, hemen hemen sadece Mekke surelerini içeriyordu. ...
... Mevcut olmayan caminin adı bu ayette elbette geçmez. Cami yapıldıktan sonraki Ömer'in ve Osman'ın değişiklikler yaptığı Kur'an'da geçer." "İmam Hasan ve İmam Hüseyin'den başlayarak, bir sonraki İmam'a ve soyundan gelenlere devredilen emanetler arasında 'Fatima Mushafı' ve 'Ali'nin Kur'an kopyası ve Tafsir' gibi kitaplar vardır.[16] Şimdi bunların hepsi nerededir bilemiyoruz. Sadece Ali Kur'anı'nın Hindistan'da olduğu söylenmektedir(!). ...
Reklam
Kur'an'daki İslamı savunmaya, yorumlamaya geçenlerin ve uyarıcılığa soyunanların, Muhammed'in yaşamının son 23 yılında tamamlanmış olan gerçek Kur'an'ın büyük tahrifat ve değişikliklerle günümüze ulaşmış olduğunu bilmemeleri olanaksızdır. Elimizdeki Kur'an Muhammed'in Kur'an'ı olmaktan çok uzaktır; ilk üç halife ile Emevi hanedanının Kur'an'ıdır. Benjamin Walker'ın dediği gibi belirli amaçları için ve kendi siyasetleri doğrultusunda onda büyük değişiklikler yapmışlardır:
... Kur'an, yatak odalarına asılı süslü kılıflar veya küçültülüp gümüş kutular içinde boyunlarda muska gibi taşınan kitap olmaktan artık çıkartılmalı. İnsanlığa sunuluş amacına uygun olarak ana dilde anlayarak okunup öğrenilmeli, sayfa sayfa didiklenmelidir; içeriği hakkında gerçek bilgi sahibi olup akıl ve bilinçle yaklaşılmalıdır. Ayrıca, Batı'da Kutsal metinler üzerinde yapıldığı gibi, bilimsel araştırmalara konu olmalı; tartışılıp irdelenmelidir Kur'an. Kapağını açmadan binlerce kez öpüp alına götürdükten sonra, evin en mutena köşesinde saklamak, onu putlaştırmak kutsal kitabın insanlığa getirdiği dinin özüne tamamıyla aykırıdır! ...
46 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.