Akış
Ara
Mesajlar
Bildirimler
Kaydedilenler
Ne Okusam?
Profil
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.20
Mustafa Kemal Atatürk 1881-1938
Willy SpercoBöyle düşünen bir insan nasıl sevilmez hala anlamıyorum!!
"Kadın- erkek aynı eğitimi almalıdır. Kadın toplumsal hayattan uzak tutulmuş olduğu için cehalet içinde geçen asırların sebep olduğu kötülükler asla düzeltilemeyecektir."
(18 Şubat 1923)
Sayfa 122 - Mustafa Kemal PaşaKitabı okudu
Mustafa Kemal Paşa`nın Lozan antlaşması ile ilgili değerlendirmesi:
"Bu Antlaşma, Türk Ulusu'na karşı yüzyıllardan beri hazırlanmış ve Sevres Antlaşması ile tamamlandığı sanılmış büyük bir yok etme eyleminin çökertilişini anlatan bir belgedir."
Sayfa 10 - Mustafa Kemal Paşa`nın Lozan antlaşması ile ilgili değerlendirmesi.Kitabı okudu
Vatanseverlik, ihanet, ilgisizlik, şerefsizlik ahlaksızlık bu dönemin belirgin vasıflarıdır.
Sayfa 75 - BilgiKitabı okudu
23 Nisan 1920
Türkiye Büyük Millet Meclisi 'nin üstünde hiçbir kuvvet yoktur.
Sayfa 133 - BilgiKitabı okudu
Kadın erkek aynı eğitimi almalıdır. Kadın toplumsal hayattan uzak tutulmuş olduğu için cehalet içinde geçen asırların sebep olduğu kötülükler asla düzeltilemeyecektir.
Sayfa 122 - BilgiKitabı okudu
Şu fani dünyada, milletin sinesinde hür bir adam olmaktan daha büyük bir mutluluk var mıdır?
Sayfa 80Kitabı okudu
Ne demişti Mustafa Kemal, 13 Kasım 1918 günü? Hani 30 Ekim 1918'de Mondros Mütarekesi imzalanmış ve Liman von Sanders'in Almanya'ya dönmesi üzerine komutasını devraldığı Yıldırım Orduları Grubu lağvedilmiş, Mustafa Kemal 13 Kasım 1918 günü İstanbul'a gelmiş ve Haydarpaşa Rıhtımında, toplarının namluları Dolmabahçe ve Yıldız Saraylarına çevrilmiş olan Müttefik Donanmalarının zırhlılarını görünce, yanındaki yaverine; "Geldikleri gibi giderler", demişti. İşte bu müthiş öngörü gerçekleşmiş ve istilacılar "geldikleri gibi gitmişlerdir."
Sayfa 11Kitabı okudu
Fransa Büyükelçiliğinde bir öğle yemeğinde esprili Türk gazeteci Ercüment Ekrem Talu şöyle anlatır:
"Edouard Herriot* İstanbul'a gelmişti ve o zaman Vali olan Üstündağ'ı ziyaret ediyordu. Protokol Şefi, Vali ağır işittiği için ondan yüksek sesle konuşmasını rica etti. Ankara'ya gelince, aynı Protokol Şefi Herriot'ya, Menemencioğlu (Dışişleri Bakanı) ile de görüşürken aynı tavsiyede bulundu. Nihayet, aynı şeyi, Fransız devlet adamının göreceği Başvekil İsmet İnönü için de tekrarladı. Misafirimiz Atatürk'ü de gördü ve hep yüksek sesle konuşmaya devam ettiğinden, Protokol Şefi, bu kez ona alçak sesle konuşmasını tavsiye etti. Paris'e dönüldüğünde, Herriot'dan Türkiye izlenimleri sorulunca, 'Hepsi sağır,' dedi. 'İşitenini de Cumhurbaşkanı yapmışlar.' "
*E. Herriot ( 1872-1957). Fransız devlet adamı. Bakanlık ve Başbakanlık yapmıştır. Başbakan olarak Türkiye'yi ziyaret etmiştir.
Sayfa 192 - Bilgi Yayınevi
5 Eylül'de Alaşehir ele geçirilmiştir. Yunanlar Salihli üzerine çekilirler. Türkler 12.000 esir almışlardır.
Mustafa Kemal, "Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri!" diye haykırır. Zavallı Yunan Ordusu tam bir bozgun halindedir.
Sayfa 90 - Bilgi Yayınevi
... çocukların artık yetişkin olduklarını kabul edeceklerdir.
Sayfa 147 - BilgiKitabı okudu
Mustafa Kemal zaferler kazanırken, Kral Constantin ikinci kez Yunanistan'dan kovulmuş, Başbakan Gounaris, General Hacıanesti ve dört Yunan bakan ölüme mahkum edilmiş ve kurşuna dizilmişlerdir. İngiliz Dışişleri Bakanı Lord Curzon, Lausanne'da yapılacak Barış Konferansı için toplanmayı önerirken, azınlıkta kalan Lloyd George'un yerini Bonar Law almıştır. Konferansa hangi hükümet davet edilmelidir? İtilaf Devletleri kendi kendilerine, "Sultan'ın Hükümeti mi yoksa Mustafa Kemal Paşa'nın Hükümeti mi?" diye sorarlar.
Sayfa 101 - Bilgi Yayınevi
Mustafa Kemal 'in ordusu...
... ordu vardır ve var olmaya devam edecektir .
Sayfa 79 - BilgiKitabı okudu
Bay Franklin-Bouillon'la ikametgahında konuşan Mustafa Kemal, ona şöyle söyler:
"Sevr Antlaşması Türk Milleti için bir ölüm fermanıdır. Öyle ki, kendisine dost diyen bir ağızdan isminin bile telaffuz edilmemesini istiyoruz. Bu, görüşmelerimiz sırasında da telaffuz edilmeyecektir. Kafalarından Sevr Antlaşması'nı kovmamış olan ülkelerle güvene dayanan ilişkiler kuramayız. Bu antlaşma bizim indimizde mevcut değildir."
Sayfa 77 - Bilgi Yayınevi