Yazarın tamamladığı son eseri. Devasa bir kadrosu var. Ama bana göre esas karakterler olan John ve Bella'nın hikayesi, özelikle de Bella'nın dönüşümü çok yapaydı. Yan karakterlerin hikayeleri esas karakterlerden çok daha etkileyici. Jenny Wren, Mortimer Lightwood, Eugene Wrayburn ve Lizzie Hexam, Bay & Bayan Lammle... Her biri ayrı bir romanın konusu bile olabilirdi.
Yazar, anlatmak istediklerini daha iyi izah edebilmek için üç şeyi çokça kullanmış: Toz, para ve su. Roman boyunca birkaç karakter nehirde boğulma tehlikesi atlatır, bu olay onlarda değişimler yaratır. Para hırsı insanları olmayacak yollara iter. Toz ise... Kitapta öyle canlı tasvir ediliyor ki, resmen o tozu soluduğunuzu hissediyorsunuz.
Yazarın diğer kitaplarını okuyanlar bilir, Charles Dickens romanlarının neredeyse hepsinde görülen bazı ortak konular vardır. Mesela huysuz ve hasta babasına bakmayı kendine görev edinmiş, dünya güzeli vefakar genç kızlar, gerçek hayatta gülünç denecek kadar kötü kalpli karakterler. Bu özellik bazen insanı baysa da, esere masalsı bir hava kazandırdığı için seviyorum ben.
Bana göre kitabın tek sorunu, 854 sayfalık bu devasa eserin tek ciltte basılmış olması. Okurken kol kası yapabilirsiniz, o derece yani. İki cilde bölmek bence çok daha iyi olurdu.
