Mutluluğu aramanın ilk adımı öğrenmektir. Yani bizim için olumsuz his ve duyguların ne kadar zararlı olduklarını ve olumlu duyguların ne kadar faydalı olduklarını öğrenmektir.
Gerçekte Hiçbirimiz zevkinin ne olduğunu anlamamıza yardımcı olmaları için ne Yunanlı filozoflara ne 19 yüzyıl psikanalistlerine Ne de 20. yüzyıl Bilim adamlarına ihtiyaç duyarız. Onu hissettiğimizde biliriz. Sevdiğimiz kişinin bir dokunuşunda ya da gülümsemesinde , soğuk ve yağmurlu bir akşam aldığımız sıcak bir banyonun rahatlığında,gün batımının güzelliğinde zevki tanırız.
Gerçekte kimse yüzde yüz kötü değildir. Yeterince uğraşırsanız karşınızdaki insanın bazı iyi özelliklere sahip olduğunu görebilirsiniz. Birisini tamamen kötü olarak görme eğilimi, o kişinin gerçek doğasından çok, bizim o kişi hakkındaki görüşümüzden kaynaklanmaktadır.