Montaigne hakkında yazılmış onlarca kitap arasında Türkçeye çevrilen nadir eserlerden birisi. Yazarın Varoluşçular Kahvesi kitabını okuduğumda sade, akıcı ve anlaşılır dilinden etkilenmiştim. Aynı özellikleri bu kitabında da görmek mümkün.
Soru belli: Nasıl yaşanır? 20 ayrı bölümde cevaplanmaya çalışılan bu soru bizleri aynı zamanda Antik Çağ düşünürlerine, Orta Çağ din görevlilerine, Rönesans'a, romantiklere, hümanistlere, aydınlanmaya, Descartes kartezyenine, Nietzsche nihilizmine ve bengi dönüşüne, Shakespeare'a ve Virginia Woolf'a götürüyor. Dönemin Fransa'sına dair birçok şey de öğreniyoruz. Almanların ve İngilizlerin Montaigne'e bakış açıları da cabası.
Denemeler'i okuduktan sonra bu kitabı okumamın daha iyi olduğunu düşünüyorum. Daha önce okuduğum ve fark etmediğim birçok noktaya değinmesinin yanı sıra yabancı dillerdeki onlarca Montaigne araştırmalarından da derinlemesine faydalanmış olduğu bariz. Zira okumuş olduğum denemelerden yapılan alıntılar benim için ne kadar tanıdıksa Montaigne'in hayatı, arkadaşları, yolculukları, dönemin Fransa'sı, 16. yy'dan günümüze Montaigne'e ve Denemeler'e bakış açısı gibi daha birçok konu da yabancıydı. Öyle ki La Boetie ile Montaigne dostluğunu okuduktan sonra "Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev" kitabını da edindim ve en kısa zamanda okumayı düşünüyorum.
Montaigne'i anlamak, daha doğrusu - olması gerektiği gibi - onu yaşamak isteyenler için okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.
