Nasıl Yazar Olunur?

Enver Aysever

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Anais Nin’in özlü sapması: ‘’Edebiyat bir yoğun ikiyüzlülük ve dev aldatıdır. Tüm yazarlar açıkladıklarından daha fazlasını saklamışlardır.’’
Perde aralandığında,tam da buna uygun ironiyle tasarlanmış dekorla karşılaşmıştık. O ses, tanıdığımız bildiğimiz bir sesti ama yok öyle değildir işte… Orhan Veli canım basbayağı… Uzun boylu zayıf avurtları çökmüş, mırıldanır gibi konuşan…Tatlı tatlı alay eden her şeyle, gündelik yaşamdan bulup çıkardıklarını söyleyen, dalga geçer gibi konuşan ama Hüzünlü mü hüzünlü,acısını,sıkıntısını içine akıtan ’’işte böyle olur şair yaşamı!’’ dedirten.Bir telaş bir sevinç içimdeki…Sahnede Orhan Veli… Uyuşamayız, yollarımız ayrı; Sen ciğercinin kedisi, ben sokak kedisi; Senin yiyeceğin kalaylı kapta; Benimki aslan ağzında; Sen aşk rüyaları görürsün, ben kemik Ama seninki de kolay değil, kardeşim; Kolay değil hani; Böyle kuyruk sallamak Tanrının günü. …diyecekti birazdan bize. O gördüğümüz kartondan iki kedi değildi, yalan! Biri ciğercinin kedisiydi işte. Öyle çaresiz mahzun,üstelik komik bakıyordu. Yaşama telaşından,açlıktan gözlerinin feri sönmüş;ciğer kokusu alınca irkilen kulakları…Kimi kandırıyorsunuz çizimdir bunlar diye…Sonra bitti gösteri. Selama geldi Orhan Veli. Bir alkış,bir alkış…Şiirlerimi alkışlayalım,kendini mi,yoksa oyuncu kedilerini mi?
Reklam
Çok kaba bir araştırma ile yazarları, özellikle romancıları iki bölümde topluyorum: birinci gurup da yer alan yazarlar, daha çok kapıları kapalı,neredeyse yaşama küsmüş, umudunu kesmiş kişilerden oluşuyor. Bunlar için yazmak biricik eylem ve sanırım bu eylemi pek de barışık olarak gerçekleştirmiyorlar kendileriyle.Yaşamdan kopmuş, kaçmış,
‘’Ne yapmalı?'yı yazdıktan on yıl sonra ise, kendi gibi olaya zamansal bir uzaklıktan bakan roman kişisi Selim Işık’a şunları söyleyecektir: ‘Bana bu gün ne yapmalı diye soracak olurlarsa,ancak önce kendini düzeltmelisin diyebilirim. Bir temel ilkeden yola çıkmak gerekirse, bu temel ilke ancak şu olabilir; Kendini çözemeyen kişi,kendi dışında hiçbir sorunu çözemez’ ’’(Tutunamayanlar) Herkesin bir Oğuz Atay’ı var
Aklımda Melih Cevdet'in öğüdünü tutarak direnmenin gerekli olduğunu düşünüyorum. "Geri kalmış halkın beğeni düzeyine seslenmek halkçılık değil yeteneksizliğin örtbas edilmesidir," diyor büyük usta.
Sayfa 170Kitabı okudu
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.