Nasrettin Hoca Hikayeleri

Orhan Veli Kanık

Nasrettin Hoca Hikayeleri Posts

You can find Nasrettin Hoca Hikayeleri books, Nasrettin Hoca Hikayeleri quotes and quotes, Nasrettin Hoca Hikayeleri authors, Nasrettin Hoca Hikayeleri reviews and reviews on 1000Kitap.
Buyrun, hayatın özetinden bir kesit...
Bir sabah Hoca'nın karısı ölür; Yıkanır, tabuta konur, gömülür. Hoca fena üzülür. Derdi de üst üste verir yaradan: Daha beş on gün geçmeden aradan; -Sizlere ömür Eşek de ölür. Hoca yine üzülür. Üstelik bu sefer üzüntü geçmez; Garip Hoca, günlerce yemez içmez Bu hâl komşulara pek merak olur; Bunlardan biri bir gün gelir Hoca'yı bulur. "Hocam,” der, "karın öldü, iki gün üzülmedin; Eşek öldü, on gündür bir defacık gülmedin. Gezsen dolaşsan bari, derdini yatıştırır.” Hoca hemen cevabı yapıştırır: "Karım öldü, geldiniz; neler söylemediniz! 'Sen hiç üzülme, Hoca, kadın mı yok?' dediniz. Eşeğe geldi sıra; ne çare, gitti giden; Çıkmadı içinizden yeni eşek vadeden.”
HEPSİ HAKLI
Dünya böyle! İşini bilen kişi Kendi çıkarına uydurur işi. -İyi, kötü- hep konuşan haklıdır. İște bu hikâye bunu anlatır. Bir ters görüş bir anda nice bin aklı çeler.Eskiler de boşuna dememişler“Anlatılışa göre fetva verilir” diye...
Reklam
Bir sabah hocanın karısı ölür; Yıkanır, tabuta konur, gömülür. Hoca fena üzülür.
Sayfa 126Kitabı okudu
130 syf.
8/10 puan verdi
Mükemmelden vasata doğru nasıl geçiş yapılır? İşte böyle
Orhan Veli'nin masal çevirileri ile uğraştığı zamanlarda, arkadaşı Şevket Rado, Nasrettin Hoca'nın fıkralarını manzum olarak yazmasını önermiş ve bu konu hakkında bir süre düşündükten sonra bu işe de el atmış kendisi. İyi ki yapmış. Çünkü kendisinin de dediği gibi bu fıkralar sadece ağızdan ağıza dolaşmış durmuş ve bu fıkraları okunabilir bir dille yazarak en iyilerini ortaya çıkarmış. Fıkraları yazarken La Fontaine'in fabllarında kullandığına benzer bir nazım şekli kullanmış. Fıkraları seçmek için birçok kitaba ve kaynağa başvurmuş. Kitabın baskısı, illüstrasyonları muhteşem (Resimleyen: Dağıstan Çetinkaya). İllüstrasyonlara ve çizimlere tutuldum resmen. Küçük, büyük fark etmeksizin her yaştan insanın okuyabileceği bir kitap ve hazırlanması gerçekten çok güzel olmuş ta ki bir yere kadar... Kitap benim için mükemmel ilerliyordu lakin son 9 hikâye sadece Hoca'nın karısı üzerinden gidiyordu ve sürekli kadınını boşamaktan, kendisinin yerine karısının ölmesini isteyen, karısının zaten akli dengesinin yerinde olmadığından ve ondan çok bunaldığından vs. konularından sıkıldım. 9 hikâyenin hepsi beni rahatsız etti. Gerek var mıydı bunlara bilmiyorum. Bahsettiğim bu 9 hikâyenin ilkinin altında Orhan Veli'nin ölümünden sonra yayımlanmış oldukları ve Doğan Kardeş basımında yer almayan fıkralar olduklarına dair bir açıklama mevcuttu. Bu yüzden tekrar soruyorum: GEREK VAR MIYDI BUNLARA?
Nasrettin Hoca Hikayeleri
Nasrettin Hoca HikayeleriOrhan Veli Kanık · Yapı Kredi Yayınları · 2016371 okunma
"SANA NE?"
Başkasının işine karışmamalı insan; Burnunu sokmamalı aklına esen şeye, İşte bunu gösteren bir hikâye Bizim merhum Hoca'dan: Bir gün biri gelmiş bizim Hoca'ya; Ukalalık da parayla değil ya, - "Bir tepsi baklava gidiyor," demiş. Hoca hemen terslemiş: - "Bana ne?" Ama yine anlayamamış adam. - "Sizin eve gidiyor, demiş, Hocam." Hoca terslemiş yine: - "Seni adam etmek de sahi pek zor; Madem tepsi bizim eve gidiyor, Sana ne?"
Sayfa 78 - 34. Baskı: İstanbul, Ocak 2016 - YKY
"İPE UN SERMİŞ"
Bir gün bir komşusu gelip Hoca'ya Çamaşır ipi ister. Hemen başlar istirhama, ricaya. - "İşim biter bitmez getiririm," der, Hoca'ysa bir türlü yanaşmaz buna; Bin bir güçlük çıkarır komşusuna. Olmayacak sebepler icat eder; Mesela der ki: -"İpe un serdiler." Komşusu cevap verir: - "Canım Hoca! İpe un serilir mi? Bu ne biçim iştir ki?" Hoca kıza: - "Vermeye niyetim olmayınca Öyle bir serilir ki."
Sayfa 43 - 34. Baskı: İstanbul, Ocak 2016 - YKY
Reklam
59 öğeden 61 ile 59 arasındakiler gösteriliyor.