Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Mayıs 2019

National Geographic Türkiye - Sayı 217

National Geographic Türkiye

National Geographic Türkiye - Sayı 217 Sözleri ve Alıntıları

National Geographic Türkiye - Sayı 217 sözleri ve alıntılarını, National Geographic Türkiye - Sayı 217 kitap alıntılarını, National Geographic Türkiye - Sayı 217 en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Leonardo da Vinci
Leonardo’nun görsel keskinliği, doğanın tasarımına duyduğu sonsuz inançtan geliyordu. “İnsan becerileri,” diye yazmıştı Leonardo, “asla Doğa’nın yaptığından daha güzel, daha basit, ya da daha isabetli buluşlar getiremez; çünkü Doğa’nın buluşlarında hiçbir şey noksan ya da gereksiz değildir.”
Çünkü bir dahi...
En dikkat çekici olan şeyse Leonardo’nun defterinden alınan sayfaların, tıptan makine mühendisliğine ve müziğe kadar, tam da onun incelediği alanların uzmanlarına ulaşıyor olması. Bu insanlar, yüzyıllar öncesine uzanarak yepyeni anlayışlar ediniyor ve kendi çalışmalarına katkı sağlayabilmek için Leonardo’nun çalışmalarını irdeliyor. Bilim, tıp ve teknolojinin tüm yapabileceklerimiz ve bunları nasıl yapabileceğimiz konusunda sınırları zorladığı bu dönemde dahi Leonardo’nun notları öğrenmemiz gereken daha ne çok şeyin olduğunu açığa çıkarıyor.
Sayfa 52
Reklam
Plastik Denizi
Okyanuslara yılda yaklaşık 9 milyon ton plastik atık sürükleniyor. Büyük bölümü parçalanarak gözle görülmesi zor parçacıklara, mikroplastiklere dönüşüyor. Ve o kadar çok mikroplastik var ki, balık larvaları yaşamlarının ilk günlerinde onları yiyor.
Leonardo’nun defterlerinde topladığı bilimsel veriler, fırçasının her bir darbesine temel oluşturuyordu. Anatomik incelemeleri, yüz ifadelerinin biyolojisini kavramasını sağladı. “Kaşların çatılması”na ya da “dudakların gülümseme ya da şaşkınlıkla büzülmesine hangi sinir neden oluyor?” diye sorguluyordu notlarında.
Süzülen Örümcekler
Örümcekler gökyüzüne yükselmek için balon yöntemini kullanıyor: Bedenlerini havayı yakalamak üzere konumlandıran örümcekler, rüzgarı –ve elektrik alanını– kullanarak yükselmek üzere ipek üretiyor. Daha elverişli yerler bulmak amacıyla uçabilseler de, havadayken nereye gideceklerini çok az kontrol edebiliyorlar.
Orman Yangınlarında
Bez çuval ıslatılıp yaş yosunla doldurularak alevleri boğmak için kullanılabiliyor.
Sayfa 129Kitabı okudu
Reklam
LEONARDO’NUN ÖLÜMSÜZ DEHASI Leonardo’nun defterlerinde bıraktığı miras günümüzde oldukça somut. Limerick Üniversitesi (İrlanda) Lisansüstü Tıp Okulu’nda cerrahi vakfı başkanı olan J. Calvin Coffey, uzun yıllar önce bir araştırma yürütürken şaşırtıcı bir şey keşfetti: Leonardo tarafından 1508 dolaylarında yapılan bir gözlem, Coffey’nin
İnsan Külünden Elmas
Mühendisler, yüksek teknoloji ürünü ağır sanayi makineleri kullanarak insan küllerindeki karbonu fiziksel ve kimyasal açıdan doğal elmasla eş elmas cevherlerine dönüştürebiliyor. Ve normal koşullarda yüz milyonlarca yıl süren jeolojik süreç şimdi haftalar içinde gerçekleştirilebiliyor. Süreç şöyle işliyor: Yakınını kaybeden aile, naaşın yakılmasının ardından küllerin 500 gramını Algordanza’nın İsviçre’deki laboratuvarına gönderiyor. Bilim insanları, saf karbonu alıp diğer yabancı maddeleri ayrıştırmak için külleri işlemden geçiriyor. Sonra Algordanza elmas yapmak için Doğa Ana’nın kullandığı araçlara başvuruyor: ısı ve basınç.
SÜZÜLEN ÖRÜMCEKLER Neredeyse iki asır önce H.M.S. Beagle’ın üstüne konan örümcekler Charles Darwin’i büyülemişti. Örümceklerin kanatları yoktur ama Darwin’in kıyıdan 100 kilometre açıktaki gemisine bir şekilde konmuşlardı. Uçan örümcek türleri üzerine yapılan son araştırmalar ise Dünya’nın elektrik alanının örümceklere bu uçuşlarında nasıl yardımcı olabildiğine dair yeni ipuçları sunuyor. Örümcekler gökyüzüne yükselmek için balon yöntemini kullanıyor: Bedenlerini havayı yakalamak üzere konumlandıran örümcekler, rüzgârı –ve elektrik alanını– kullanarak yükselmek üzere ipek üretiyor. Daha elverişli yerler bulmak amacıyla uçabilseler de, havadayken nereye gideceklerini çok az kontrol edebiliyorlar.
YENİ ÇOCUKLAR, ESKİ GELENEK Bir geleneği gelenek yapan şey nedir? Ve insanlar gelenekleri neden sürdürür? Bu soruları, İspanya’daki Colmenar Viejo kasabasında, Las Mayas olmak üzere seçilen çocuklara sorabilirsiniz. Genelde yedi ila 11 yaşında birkaç kız, baharın gelişini kutlamak için, yeni toplanmış çiçeklerle süslenmiş ve özenle hazırlanmış sunaklarda oturuyor. Önlerinden insanlar geçerken kızlar iki saat boyunca kıpırdamadan oturuyor. Kadim köklere sahip bu yerel geleneğin bir parçası olmak için başvuran onlarca kız çocuğu arasından kendi çocuğu seçilen ailelerin göğsü kabarıyor. Ancak bu geleneğin bir parçası olmak, gösterişli sunaklar ve elbiseler hazırlamak için canla başla çalışmak demek.
Reklam
Ölümden Öteye Birçok Yol Tarih boyunca insanlar ölülerini anmak için incelikli yollar buldular. Mısır’daki piramitler, Avrupa’daki gotik anıt mezarlar veya Hindistan’daki Tac Mahal bunlara birer örnek. Yas tutanların bazılarının anlamlı bulduğu bir yöntemi diğerleri dehşet verici bulabiliyor. On dokuzuncu yüzyılda Avrupa ve Amerika’da “ölüm fotoğrafçılığı” yapılıyor ve merhumlara canlılarmış gibi poz verdirilip portreleri çekiliyordu; Tibetli budistlerin “gökyüzü defni” veya bya gtor (kuşlara sadaka) olarak bilinen ritüelinde ise cenazeler akbabaların yemesi için açık bir alana bırakılıyor. Ölülere nasıl hürmet edilmesi gerektiği hakkındaki fikirlere kültür, gelenek, coğrafya ve din gibi pek çok etmen yön veriyor. Her çağda, ölüleri anmak için elimizde olan seçenekleri belirleyen şey ise mevcut teknolojik olanaklar oluyor.