Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Nazi Imparatorluğu 1. Cilt

William L. Shirer

En Eski Nazi Imparatorluğu 1. Cilt Gönderileri

En Eski Nazi Imparatorluğu 1. Cilt kitaplarını, en eski Nazi Imparatorluğu 1. Cilt sözleri ve alıntılarını, en eski Nazi Imparatorluğu 1. Cilt yazarlarını, en eski Nazi Imparatorluğu 1. Cilt yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
456 syf.
9/10 puan verdi
Bildiğim kadarıyla Nazi Almanyası, tarihin arkasında en çok belge bırakan kaybedeni. Bu belgeleri incelemiş ve olabildiğince tarafsız kalmaya çalışmış yazar ve bence başarmış da. İşte bu tarafsızlık çok önemli. Ansiklopedik dil bazen ağır bassa da meraklısı için bulunmaz bir kaynak niteliğinde..
Nazi Imparatorluğu 1. Cilt
Nazi Imparatorluğu 1. CiltWilliam L. Shirer · İnkılap yayınevi · 200095 okunma
Hitler gibi tarih ve antropoloji bilmeyen bir adam için Almanları modern Âriler —ve dolayısiyle efendi ırk— saymak çok kolaydı. Hitler’e göre Almanlar “bu dünya yüzündeki insan türlerinin en üstünleri” ydiler. “Yalnız köpek, at ve kedi beslemekle kalmayıp kendi kanlarının sâflığı ile de ilgilenecek olurlarsa” yine öyle kalabileceklerdi.
Sayfa 148 - Ağaoğlu Yayınevi
Reklam
Mirabeau, «Prusya,» demiştir, «ordusu olan bir devlet değil devleti olan bir ordudur.»
Sayfa 156 - Ağaoğlu Yayınevi
“Kan ve demir” kuralının peygamberi olan bu siyaset dâhisi(Bismarck) 1866 ile 1871 yılları arasında, aşağı yukarı bin yıllık, bölünmüş Almanya’ya son verdi, onun yerine, zorla, Daha Büyük Prusya’yı, ya da, daha doğrusu, Prusya Almanyasını kurdu. İşte zamanımızda Almanya diye bildiğimiz şey bu eşsiz eserdir. Bu Almanya ve onun yetenekli halkı aşağı yukarı yüz yıldan beri, Avrupa ve bütün dünya için bir problemdi. Önce bu büyük adam, sonra Kayzer İkinci Wilhelm ve sonunda Hitler, askerî bir sınıfın ve birtakım garip aydınların yardımıyla, bu halkın kafasına bir iktidar, hâkimiyet ve militarizm hayranlığı, bir demokrasi ve kişisel özgürlük düşmanlığı, otorite ve disiplin sevgisi yerleştirdi. İşte bu ulus böyle bir büyünün altında çok yükseklere çıktı, düştü, sonra yeniden çıktı. Sonunda 1945 ilkbaharında Hitler’in ölümüyle yıkıldı.
Sayfa 157 - Ağaoğlu Yayınevi
Hegel’e göre devlet her şeydi, ya da hemen hemen her şey demekti. Devlet, der Hegel, “dünya ruhunun” en yüksek görüntüsüdür; “moral bir evren” dir; “kendini bilen ve düşünen etik kafanın, etik fikrin eylemi" dir; “görevi devletin bir üyesi olmaktan ibaret birey karşısında, devletin yüksek bir hakkı vardır. Çünkü dünya ruhunun hakkı bütün imtiyazların üstündedir...” Pekiyi, ya bireyin dünya yüzündeki mutluluğu ne olacak? Hegel buna şöyle cevap veriyor: «Dünya tarihi mutluluklar tarihi değildir. Mutluluk dönemleri tarihin boş sayfalarıdır. Çünkü bunlar çatışmasız geçen uzlaşma dönemleridir.» Savaş büyük bir temizleyicidir. Hegel'e göre “uzun bir barış halkın etik sağlığını bozar. Rüzgarın çıkmasıyla uzun bir durgunluğun sonucunda biriken pisliklerin atılması gibi...”
Sayfa 163 - Ağaoğlu Yayınevi
Goethe bir ara şöyle demişti: «Ara sıra Alman halkını düşündüğüm zaman acı bir keder duyuyorum. Alman halkı birey olarak çok saygıya değer. Ama bir araya gelince çok kötü olur. Alman halkını başka halklarla karşılaştırdığım zaman bende acı bir duygu uyanır. Ve bunu elimden geldiği kadar önlemeye çalışırım.
Sayfa 165 - Ağaoğlu Yayınevi
Reklam
«Eski devleti yıkmanın yeterli olmadığını, yeni devletin önceden kurulmuş olması ve elde hazır bir halde bulunması gerektiğini anladık. 1933’de devletin bir şiddet hareketiyle devrilmesi artık söz konusu değildi. Bu arada yeni devlet kurulmuştu. Bundan sonra yapılacak iş eski devletin son kalıntılarını yok etmekti ki bu iş sadece birkaç saatimizi aldı.»
Sayfa 196 - Ağaoğlu Yayınevi
İktidara geçtiğinden az zaman sonra bir parti toplantısında(Hitler) şunları söylemiştir: «Eğer ihtilâl günlerimizde Ordu bizden yana olmasaydı, biz şimdi burada bulunmazdık.» Gelecek günlerde subayların omuzlarına bütün ağırlığıyla çökecek ve en sonunda onları çok pişman ettirecek bir sorumluluktu bu.
Sayfa 294 - Ağaoğlu Yayınevi
Almanya’da hiç bir sınıf, hiç bir grup, hiçbir parti demokratik Cumhuriyetin yıkılışında ve Hitler’in iktidara gelişinde üzerine düşen sorumluluktan kendini kurtaramaz. Nazizme karşı olan Almanların işledikleri en büyük hata bu tehlikeye karşı birleşmemeleri olmuştur. 1932 Temmuzunda güçlerinin en yüksek noktasına çıktıkları sırada bile Nasyonal Sosyalistler oyların yalnızca yüzde 37’sini alabilmişlerdi. Ama Hitler’e karşı olduklarını gösteren Alman halkının yüzde 63’ü ortak bir tehlikeye karşı birleşemeyecek kadar bölünmüştü ve kısa görüşlüydü. Geçici bile olsa birleşmedikçe bu tehlikenin önlenemeyeceğini bilmeleri gerekirdi.
Sayfa 296 - Ağaoğlu Yayınevi
Hohenzollern İmparatorluğu Prusya’nın silâhlı zaferi, Alman Cumhuriyeti de büyük bir savaş sonunda Almanya'nın uğradığı yenilgi üzerine kurulmuştu. Ama Üçüncü Alman İmparatorluğu savaş sonuçlarına, ya da dış etkiye hiç bir şey borçlu değildir. Bu rejim Almanların kendileri tarafından, kendi güçsüzlükleri ve güçleriyle, barış zamanında ve barış yoluyla kurulmuştur. Almanlar Nazi istibdadını kendileri istediler. Cumhurbaşkanı Hindenburg, 30 Ocak 1933 Öğle üzeri Adolf Hitler'e Anayasaya tamamiyle uygun bir şekilde Başbakanlığı verirken, birçok Alman, belki de Almanların büyük bir çoğunluğu, bunu bilmiyordu. Ama az sonra öğreneceklerdi.
Sayfa 300 - Ağaoğlu Yayınevi
463 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.