Gerçekten içim de öyle bir his vardı ki, sanki yalnız kalpten müteşekkil idim. Bundan böyle kırılmasına, yaralanmasına imkan olmayan bir kalp.
Böylece dünyaya doğru yürüdüm. Tamamen hasara uğramış panik halindeki dünyaya bütün gücümle haykırdım: «Kalb nizi alınız kardeşlerim! Kalbinizi alınız ! »