Nisan Tezleri ve Ekim Devrimi
Vladimir İlyiç LeninÖne Çıkan Nisan Tezleri ve Ekim Devrimi Gönderileri
Öne Çıkan Nisan Tezleri ve Ekim Devrimi kitaplarını, öne çıkan Nisan Tezleri ve Ekim Devrimi sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Nisan Tezleri ve Ekim Devrimi yazarlarını, öne çıkan Nisan Tezleri ve Ekim Devrimi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Bir somun ekmek insana gözyaşı döktürüyorsa, devrim yakındır."
7 Kasım 1917’de, modern insanlık tarihinde ilk defa ezilen sınıflar da yönetime katıldılar. Önemli olan, buzun kırılması yolun açılmasıydı. Bugün bize düşen, açılan bu yolu başarıyla tamamlamaktır. İşçi sınıfının mutlak hakimiyetini sağlamak, insanlığın tek kurtuluş yoludur! Sermayenin kanlı diktatörlüğüne mecbur değiliz. Sürüden ayrılmanın zamanı geldi. Boyun eğme!
“Ayaklanma olmadan tahıllar zenginlerin elinden alınamaz, onların baltalamalarına karşın taşınamaz, ahlaksız memurların ve zenginleşmekte olan kapitalistlerin direnci kırılamaz, sıkı bir denetim kurulamaz.”
Vladimir İlyiç Lenin - 
Nisan Tezleri ve Ekim Devrimi
resmim.net/i/fef47f1a-29b9...
youtu.be/rzm5HhjMqqg
Ekim Devrimi ile ilgili belgesel:
youtu.be/lA-_7jmC-zE
İşçilere güveniniz köylü yoldaşlar. Kapitalistlere ittifaktan vaz geçiniz.
sonuna değin burjuvazi kuyrukçuluğuna karşıyız.
Devrimci amaçlarla savaşı sonuna kadar sürdürme politikası yanlısı olan geniş yığınların, yadsınamaz iyi niyeti karşısında ve bunların burjuvazi tarafından aldatıldıkları da göz önünde tutularak, kendilerine , yanılgıları özel bir sabır ve özenle anlatılmıdır.
Bakanlar gevezelik ediyor ve işler olduğu gibi kalıyor.
Kapitalistlerin bütün ekmeklerini ve bütün çizmelerini ellerinden alacağız. Onlara ekmek kırıntıları bırakacak, onlara çarık giydireceğiz.
Kadınlar yalnızca genel siyasal yaşama doğrudan doğruya katılmaya değil, ama sürekli ve genel bir yurttaşlık ödevini yapmaya da çağırılmadıkları sürece, ne sosyalizm, hatta ne de tam ve sürekli bir demokrasi söz konusu olabilir.
Korkunç bir küçük-burjuva dalgası her şeyi bastırdı: bilinçli proletaryayı yalnızca sayısı ile değil, ama ideoloji ile ezdi, yani çok geniş işçi çevrelerini ardından sürükledi, kendi küçük-burjuva siyasal fikirlerini onlara da bulaştırdı.
Ekmek yok. Açlık, yeniden tehdit ediyor. Herkes görüyor ki, kapitalistler ve zenginler, savaş gereçleri üzerinde hazineyi utanmadan aldatıyorlar. Fiyatların yüksekliği sayesinde, aşırının aşırısı karlar vuruyorlar.
Dünyadaki her şey gibi, proletaryanın ve köylülüğün devrimci demokratik diktatörlüğünün de bir geçmişi, ve bir de geleceği vardır. Bunun geçmişi otokrasidir, serfliktir, monarşidir ve ayrıcalıktır… Geleceği ise özel mülkiyete karşı savaşımdır, ücretli işçilerin işverene karşı savaşımıdır, sosyalizm için savaşımdır.
Legal eylemi bir saat olsun durdurmayalım. Ama anayasaya dayanan ve "barışcı" hayallerle gözlerimizin kamaşmasına izin vermeyelim.
İç savaş, birbiri ardısıra gelen, birbiri üzerine yığılmış, artmış kızışmış, iktisadi ve siyasal çatışmalardan sonra iki sınıf arasında Silahlı çatışma haline dönüşen sınıf savaşımının en keskin biçimidir.