Ve elbette ki sevgilim, elbet
Dolaşacaktır elini kolunu sallaya sallaya
Dolaşacaktır en şanlı elbisesiyle: işçi tulumuyla,
Bu güzelim ülkede hürriyet..
Tan baskını
İşin asıl ilginç yanı,baskından sonra kimsenin yakalanmamış olmasıydı.Bir hafta sonra olaylarla ilgili olarak birkaç kişi tutuklandı.
Tutuklananlar,gazetesi yağmalanan Sertellerdi.
Direksiyon kursunda öğretirler.
Gözünüzü önünüzden ayırmamanız gerekir. Ama arada dikiz aynasından arkaya da göz atmak şarttır.
Hiç arkaya bakmazsanız, yaklaşan tehlikeyi fark etmezsiniz.
Hep arkaya bakarsanız, önünüze çarparsınız.
Arada arkaya bakıp ileriye yol almak en doğrusudur.
Araçlar için doğru olan, insanlar ve toplumlar için de doğrudur.
Hep maziye bakıp iç çekerek yaşayanlar, günle ve gelecekle buluşamazlar.
Ama maziyi unutanlar da aynı yanlış yollara sapar, hep aynı kazaları yaparlar.
Hatırlamak ders almaktır; ders almak, bir daha aynı tuzaklara düşmemeyi sağlar.
4 Aralık 1945'te Tan gazetesi basılıp yağmalandıktan sonra Nazım Hikmet'in Bursa Cezaevinde yazdığı şiir:
Onlar ümidin düşmanıdır, sevgilim,
akarsuyun,
meyve çağında ağacın,
serpilip gelişen hayatın düşmanı.
Çünkü ölüm vurdu damgasını alınlarına:
-çürüyen diş, dökülen et-
bir daha geri dönmemek üzere yıkılıp gidecekler.
Ve elbette ki, sevgilim, elbet,
dolaşacaktır elini kolunu sallaya sallaya
dolaşacaktır en şanlı elbisesiyle: işçi tulumuyla,
bu güzelim ülkede hürriyet...