Sözler ve Alıntılar
Marya'nın köy ziyareti sona erdiğinde, tekrar Varşova'daki evlerine döndü. Geldiğinde , Bronya 'nın çok üzgün oldugunu gördü. Ablası, "Paris'te tıp okumayı öyle çok istiyorum ki," dedi. "Ama bunu yapamayacağım. Maddi olanaklarımız buna elvermiyor."
Babaları, "Korkarım ki profesörlük fazla kazanı olan bir meslek değil," dedi.
Marya babasının söyledikleri üzerine biraz düşündükten sonra, ablasına sarıldı. "İdare ederiz! " dedi. "Ben de bir işe girerim ve sana
ihtiyacın olan parayı göndeririz."
Ablası, "Sen mi canım kardeşim?" dedi. "Ama... Ama sen hangi işi yapabilirsin ki?"
Marya, "Ben çocuk bakıcısı olarak çalışabilirim ve küçük çocuklara bir çok şey öğretebilirim," dedi.
Bronya itiraz etti, "Ama sen de üniversitede okumayı çok istiyorsun, dedi.
Marya kararıni açıkladı: "Üniversiteye gideceğim,'dedi. "Sen okulu bitirene kadar sana para göndereceğim. Sonra da, doktor olduğunda,sen bana destek olacaksın!"
Sayfa 24Kitabı okudu
Girîngiya Hînbûnê
"...
Ku hûn bixwazin di jiyana xwe de biryara xwe bidin divê hûn her tim li pey hînbûnê herin. Hînbûn dê we bigihijîne armanca we.."
Sayfa 46 - ÖtekiKitabı okudu
Beni bekleyen öğrenimin çok uzun ve güç olacağını biliyorum ama bu hiç önemli değil,” dedi. Koşa koşa odasına gitti ve bavulunu hazırlamaya başladı. “Yeni şeyler öğreniyorsa insan, ders çalışmak pek eğlenceli bir şey,” dedi. “Ve eğer yarın bir gün büyük bir bilim insanı olursam ve önemli bir buluş yaparsam, bu, insanlar için çok yararlı olabilir.”
Narkissos Yayınevi
Ancak o kadar çok insan, kızların büyüyünce bilim insanı olamayacağını söylüyor ki.” Fıs, “Yeterince şey öğrenirsen, yaşamda hemen her istediğini başarabilirsin,” dedi. “Kız veya erkek olman hiç fark etmez.”
Narkissos Yayınevi