Oksford'un Öküzü

Kerim Demirci

Oksford'un Öküzü Sözleri ve Alıntıları

Oksford'un Öküzü sözleri ve alıntılarını, Oksford'un Öküzü kitap alıntılarını, Oksford'un Öküzü en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Üç aylarda Lâedrî’ye bağladığım doğrudur jsjsjsj
Geldi eyyâm-ı haram gayrı günahtan geçelim Mey-i yâkûta bedel çay içelim çay içelim!
şaşırdım
Platonik aşk esasen fiziksel tatmine veya cinsel arzuya dayanmayan, hakiki, ilahi, idealize edilmiş aşk anlamındadır.
Reklam
Hem ögretmenler için hem de öğrenciler için derslerden sonra nefes almak, soluklanmak demek teneffüs. İngilizcede teneffüs için break diyorlar. Kırmak, bozmak ve frenlemek de aynı kelimelerle ifade ediliyor. Bizde dersten sonra soluk almak fikri varken onlarda dersin akışını kırmak/bozmak fikri... Biraz ilginç.
Sayfa 163Kitabı okudu
OTAĞDA ODUN VAR
Oda, ocak, otağ, odun ve odak gibi kelimelerin tümünün Türkçe kökenli od kelimesinden geldiği düşünülür. Bunların hepsinde bir şekilde ateşin yanması, ateş yakılan yer gibi anlamlar var. Türkçede od kelimesinin bilinen en eski şekli oot, anlamıysa ateş, yanmak. Bizim köyde tandır yakmak fiili ile birlikte tandır odlamak hâlâ kullanılır. Ateş kelimesi dilimize Farsçadan gelmiş.
KÖFTE EZMESİ
Köfte Farsçadan alınmış olup dövülmüş, ezilmiş, çiğnenmiş anlamındadır. Köfte zaten etin dövülmesiyle yapılır. Özellikle yaramaz çocuklar için kullanılan köftehor ise köfte yiyen anlamındadır. Malum, Farsçada hor kelimesi yemek anlamında. Eskiden gam çeken insanlara gamhor da derlerdi.
Sayfa 252Kitabı okudu
MALL MALL DOLAŞMAK
Yukarıdaki başlığı latife olsun diye yazdım. Son on, on beş yılın ekonomik anlamda en önemli iki kelimesi AVM ve Mall olmalı. İnsanlar AVM ve Mall'larda çılgınca harcama yapıyor ve zaman geçiriyorlar. Eskiden daha küçük çapta olmak üzere bu işlevi iş hanı ve pasaj adı verilen yerler üstlenmişti. AVM alışveriş merkezi tamlamasının baş harflerinden oluşuyor, mall ise İngilizceden gelmiş bir kelime. Bizim bildiğimiz mal ile hiçbir ilgisi yok. Mall diye yazılsa da mol diye okunuyor. Anlamı ise gölgeli yürüme yeri, hatta mesire bile denebilir. Evet, mall’lar tabiattan iyice kopan modern insanın mesire yeri durumunda!
Sayfa 277Kitabı okudu
Reklam
PARÇALI APART ,
Hint-Avrupa kökenli para, parça, pare, perakende, apart, apartman, porsiyon, partikül, parti, partner, part time, parsel, kompartiman gibi kelimeler pay, ayrım, bölüm, kısım, hisse, parça anlamındaki aynı kökü bir şekilde paylaşan kelimelerdir. Bazıları Farsça üzerinden bazılarıysa Fransızca ve İngilizce üzerinden ithal edilmiş. Şekerpare, ciğerpare, canpare gibi Farsça kökenli kelimelerin içindeki pare de parça, bölüm demek. Bir zamanlar bir memlekette İngilizce haber seyrederken hava durumunu sunan spikerin partially cloudy dediğini duyunca Türkçe konuştuğunu sanmıştım. Türkçesi parçalı bulutlu ama partially kelimesi parşıli diye okunuyor ve neredeyse parçalı kelimesiyle aynı telaffuza sahip.
Sayfa 124Kitabı okudu
CİBİNLİKTE SİNEK VAR
Cibinlik kelimesi aklımıza tül, ince perde olarak yerleşmiş. Sonundaki -lik yapım eki düşününce cibinliğe tül demek doğru. Ancak cibin kelimesinin tül ile bir ilgisi yok anlamıysa bildiğimiz sinek. Bu durumda cibinlik kelimesi sineklik anlamına geliyor. Zaten cibinliği sineklerden korunmak için kullanıyoruz. Biz sineğe cibin demesek de diğer Türk dillerinde sineğe sıbın, çibin, çivin, çımın, şıbın deniyor
ŞOFÖR ARABAYI ATEŞLEDİ
Fransızcadan aldığımız şoför, şofben, eşofman kelimeleri hep ateşlemeyle, ısıtmayla alakalı kelimelerdir. Şoför ‘ısıtıcı, ateşçi”, eşofman ‘ısıtma’, şofben<chauffe-bain 'banyo isitici'. Demek ki banyo kelimesi de Hint-Avrupa kökenli. Türk halkı eşofmana eşortman da diyor tabii. Biz işin başında yani otomobili ithal edip ödünçlemeyi yaptığımız gün şoför yerine ateşleyici deseydik bugün meslek adı olarak şoförlük yerine ateşleyicilik diyor olacaktık. Türkçe kelimelerde ilk hece dışında o ve ö sesleri bulunmadığı için halk dilinde şofer/şöfer kelimesi oldukça yaygındır.
LED , LPG , LCD
Hayatımıza teknoloji yoluyla giren unsurlarından bazılarının adları kısaltma yoluyla yapılmış kelimelerdir . Bunların neredeyse tümü İngilizce kelimelerin kısaltılmasıyla yapılmıştır. Otomobil sahipleri için bunlardan en meşhuru lpg olabilir. Okunuşu lepege, kimsenin el pi ci dediğini duymadım. Peki, lpg'nin neyin kısaltması olduğunu biliyor muyuz? Söyleyelim lpg, liquefied petroleum gas kelimelerinin kısaltması olup sivilaştırılmış petrol gazı demek. Lpg, benzin ve mazottan daha ucuz olduğu için Türkiye'de insanlar ona yönelmiş durumda. Söylemesi ayıp ben de aracımda lpg kullanıyorum ve gayet memnunum. Led tu, led ampul, led ışık, led lamba, led tabela gibi malzemelerle hayatımıza giren led kelimesi ise ışık yayan diyot anlamındaki light emitting diode diode kelimelerinin kısaltmasıdır. Lcd ise insanlar arasında el si di diye biliniyor, liquid crystal display kelimelerinin kısaltması. Anlamı ise sivi kristal ekran. Teknolojik açıdan lcd ekran televizyonlar led televizyonların bir evvelki merhalesiydi, lcdler yerini ledlere bıraktı.
92 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.