Daha önce sizinle "Savaş ve Açlar" kitap yorumu paylaşmıştım.
Bir seri olduğunu öğrendim ve bu kitap serinin ikinci kitabı.
.
Bu kitapları okumayan kimse bana kitap okumayı severim dememeli. Yazarın adını bile çoğu bilmiyor.
Kendi tarihimizden binbir zorlukla bu günlere gelen bu kitaplar çok değerli. Hem tarihe ışık tutuyor hemde insana gerçekleri hatırlatıyor.
.
Kitaplar Musa'nın küçüklüğünden başlıyor. Bir çocuk gözüyle savaş, açlık, acı anlatılıyor.
İlk kitapta savaş zamanındaki ailelerin ve çocukların hallerini okumuştuk.
Durum içler acısıydı ve beni çok etkilemişti.
Bu kitapta Musa biraz daha büyüdü ve artık hayatta kalan kardeşleri ile Darüleytam çatısı altında devlet ocağında yaşıyor.
1910'lu senelerden itibaren başlayıp 1971'e kadar uzanan bir zaman dilimi.
Açlık hep var, kimsesizlik hat safhada, bir başına hayat akışına kapılmış öksüz ve yetim çocuklar..
Yine çok etkilendim ve yine kolay kolay unutamayacağım.
Tüm bunlar gerçek ve yazarımızın hayat hikâyesi.
.
Kesinlikle herkes okuyup okutmalı.
Hayatı ne kadar boş yaşıyoruz. Bugün bir vatanımız var ve iyiyiz peki ya yarın? Bir savaş altında kalsak nelerle sınanacağız??
Peki ya çocuklar? Yetişkinler savaş ilan edince geleceği harap olan, annesiz babasız kardeşsiz kalan çocuklar?? Hep aç gezen üşüyen çocuklar! Onların suçu ne?
.
Seriyi okumaya devam edeceğim. Bu kitap biraz daha umutla bitti. Musa daha sonrasında neler yaşayacak merak ediyorum.
Şiddetle tavsiye ederim
