Dikkatli bir okuma ile "Ölü Canlar" bir roman metninden ziyade Gogol'ün yaratıcı yazarlık dersine dönüşen metinlerden. Mesela bu dönüşümü benim açımdan yaşayan metinlerden bir diğeri Sait Faik'in "Eftalikus'un Kahvesi" hikâyesidir.
Büyük burunlar, büyük dudaklar, kulaklar, eller ve ayaklar...
Böylesi bir asimetrik yapıyı inşa eden anlatıya Gogol gibi Botero da sahip. Hatta bazen, Gogol'ün yapıtlarının birer tabloları mı var karşımda diye düşünmeden edemiyorum.
Anton Çehov gibi Rus yazarların nicesi Gogol'ün Palto'sundan çıkmıştı. Ama o paltoyu diken dükkanın da Puşkin olduğunu unutmayarak elbette...
İronileriyle, kendisine has yazım tarzıyla, Akaki