Demokratik, çoğulcu, uygar bir toplum insan özgürlüğü, inanç özgürlüğü, ifade ve yazma özgürlüğü, diğer bütün insanlara saygı, hoşgörü ve barış sütunları üzerinde yükselir.
.
"İnsan hayatında üç kez çocuk olur. İlki çocukluğu. İkincisi sürgüne giderken, üçüncüsü de sürgünden dönerken. Şimdi sürgünden geliyorsun sen, seni gezdirmeliyiz, döndüğün memleketi tanıtmalıyız sana..."
Biz kendi kötülüklerimizi dillere, dinlere, uygarlıklara yükleyemeyiz. Diller, dinler ve uygarlıklar dünyanın en şefkatli, hoşgörülü, ötekini kucaklamaya hazır varlıklarıdır. Onları kin ve nefretin aracı haline getiren biziz, bizim çılgın hayallerimiz, ütopyalarımız. ideolojilerimiz ve siyasetlerimizdır.