Ölümcül kitabının yorumu ile geldim
Şubat ayının son kitabı ile sizlerleyim. Polisiye, tıbbi polisiye, gerilim içerikli kitapları okumaya bayılıyorum ve her ay yer vermeye çalışıyorum. Bu ay ki listemde Ölümcül adlı roman yer alıyor.
°• Matt babasını maden kazasında kaybetmiş bir doktordur. Yakın zamanda eşi de kanserden ölünce madende yeterince güvenlik önlemi alınmadığına emin olur. Ve bu işi araştırmaya koyulur.
°•Kitapta 2 farklı kişi, 2 farklı serüven ve kitabın sonunda yollar aynı. Kötü adamları başta tahmin etseniz de sonunda hem olay hem de kişiler sizi ters köşe yaptırıyor.
Michael Palmer kalemiyle yeni tanıştım ve hayran kaldım. Konu içeriği ve gerilimi hissediyorsunuz. Bu tarz kitapları sevenlere kesinlikle tavsiye edebilirim.
Kitap ile ilgili düşüncelerinizi yorum bırakabilirsiniz
Okumayı ihmal etmeyin
"İşin sırrı, hatıraların hayatın bir zamanlar nasıl güzel olduğunu hatırlatmasından çok, istersen bir daha nasıl güzel olabileceğini gösterebilmesindedir."
Yüzyılların tıp bilgeliği şunu gösteriyordu ki; dahiliyeciler her şeyi bilir ama hiçbir şey yapmaz, cerrahlar hiçbir şey bilmez ama her şeyi yapar, patologlar ise her şeyi bilirdi ama bir gün gecikmeli olarak.
Bu öyle bir histi ki, boğazı düğümleniyordu adeta. Hem tehlikede olduğunu hissediyor hem de heyecanlanıyordu. Hem korkuyor hem de kendini inanılmaz derecede mutlu hissediyordu...
Ölümcül (Fatal)
Gece yarısı mışıl mışıl uyumak yerine karşı konulamaz bir okuma isteğiyle tıbbi gerilim romanı okumak hatta bitirmek...
Öncelikle sıradan bir roman olmadığından bahsetmek isterim. Sıradan değil çünkü günümüzün en önemli sorunu olan virüs mikrop aşı, ne derseniz, bu kitapta ana tema. Arka planda kendini akıllı sananların ekonomik çıkarlarıyla dolu düzmece mutlu dünyası! Kendi kendilerine bir hastalık üretir yayarlar "aşı"sını bulurlar ve aksın paralar... Bilgisayar virüs üreticileri gibi. Önce bilgisayara virüs bulaştırır sonra yine kendi ürettikleri sözde koruyucu programı size satarlar... Hastalık üret aşı üret sun piyasaya! Kolay mı öyle hiçbir yan etkisini bilmeden doğru dürüst teyit etmeden sunmak insan haklarına aykırı değil midir? Kitapta da karakterlerimiz bunlarla savaşıyor işte.
Macera, cesaret ve hız. Akıcı üslûp, yerinde kelimeler ve ustaca bir kurgu. Çeviri beni yer yer gülümsetti. Çünkü olay kasabada geçiyor ve çevirmenimiz kasaba ağzını çok şirin çevirmiş.Tıbbi gerilim romanında gülünür mü demeyin. Kitabı okuyanlar anlayacaktır. Sonunuysa hiç tahmin edemedim. Mükemmel bitti.
Son olarak yazar bu günleri görseydi covid ile ilgili ne derdi ne yazardı diye düşünmeden edemedim.
Eğer tıbbi gerilim okuyacaksanız Palmer ile başlayabilirsiniz. Sizin önerileriniz varsa alabilirim. Iyi okumalar