Tarihin Psikanalitik Anlamı

Ölüme Karşı Hayat

Norman O. Brown

Ölüme Karşı Hayat Sözleri ve Alıntıları

Ölüme Karşı Hayat sözleri ve alıntılarını, Ölüme Karşı Hayat kitap alıntılarını, Ölüme Karşı Hayat en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tarih uyanıp kurtulmaya çalıştığım bir kabustur. James Joyce
Sayfa 25 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
""nevrotik" ile "sağlıklı" arasındaki fark yalnızca "sağlıklı"nın toplumsal bakımdan alışıldık bir nevroz biçimi olmasıdır."
Sayfa 16 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Fiili güçsüzlük ile kadir-i mutlak olma rüyaları arasındaki bebeklik çatışması aynı zamanda insan türünün evrensel tarihinin ana temasıdır. Ve iki çatışkıda da, yani hem bireyin tarihinde hem de ırkın tarihinde, söz konusu olan şey aşkın anlamıdır
Sayfa 36 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
"Kültürel çağ sona erdi. Gelmesi yüzyıllar ya da birkaç binyıl alabilecek yeni uygarlık başka bir uygarlık olmayacak; böyle bir çağ bütün geçmiş uygarlıkların işaret ettiği gerçekleri gözler önüne serecektir. Uygarlığın doğum yeri olan şehir, bizim bildiğimiz biçimiyle, artık olmayacaktır. Elbette, belli merkezler olacak ama bunlar hareketli ve akışkan olacak. Yeryüzündeki insanlar artık devletler içinde birbirlerinden kopuk olmayacak, aksine bütün yeryüzünde insanlar özgür olarak hareket edecek ve birbirlerine karışacaktır. İnsani yığılmaların sabit dağılımları olmayacaktır. Hükümetler, kelimenin geniş anlamında, idareye yolu açacaklardır. Politikacılar nesli tükenmiş yaratıklar müzesinde yerlerini alacaktır. Bazılarının hayal ettiği gibi makina hiçbir zaman hakim olamayacak, aksine ıskartaya çıkarılacaktır ama insanlar yaratılışlarındaki gizin doğasını anladıktan sonra. Tapınma, araştırma ve makinanın boyun eğdirilmesi gerçekten büyülü olan herşeyin güzelliğine erişmenin yolunu açacaktır. Bu sorun daha büyük bir güç sorununa -ve sahiplenme sorununa- bağlıdır. İnsan gücün açık, akışkan ve özgür bırakılması gerektiğini farketmeye zorlanacaktır. İnsanın amacı güce sahip olmak değil onu yaymak olacaktır."* Henry Miller'inki gibi, ütopyacı tahayyüller gündeme getirilmelidir. Bunlar bugün çözümsüz görünen sorunları çözmenin mümkün olduğu inancını pekiştirmenin bir yoludur. Bugün insanlığın hayatını sürdürmesi bile ütopyacı bir umuttur.
*Henry Miller, Savaştan Sonraki PazarKitabı okudu
Psikanalitik zaman teorisinin iç tutarlılığı yoktur; zaten psi­kanalizde büyük ustanın toparladıkları dışında tutarlı birşey yok­tur ve usta bu soruna dokunmamıştır. Ancak faydalı olabildikleri yerlerde ayri içgörüler geliştirilmiştir. Biz zaman ve "yapıp-bozma" arasındaki bağlantıyı işleyebilecek bir konumdayız: Zaman suç­luluğun kefareti için zorunlu olan bir tasarımdır. Batı felsefesi Anaximander'in cümlesiyle başlar: "Yokoluşlarıyla, borçlarına göre [ya da "kader", ya da "zorunluluk"; Yunanca sözcük oldukça belirsiz], doğduklarına dönerler; zira onlar zamanın düzenine göre haksızlıkları için birbirlerine hak verirler ve ödeme yaparlar." Bu ifade ekonomiye gebedir, ama ana-babası da zaman tasarımına kaynaklık eden suçluluk dinidir. Sorun, Eliade'nın varoluşçu for­mülasyonlarında hatalı konmuştur. Sorun cismani varoluşun an­lamsızlığı, ya da saçmalığı, ya da tarihsel varoluşun günahkarlığı, ya da tarihin terörü değildir. Gerçek sorun, tarihin karabasanına ve döngüsel yenilenme ve mesihçi kurtuluşun telafi edici ri­tüellerine neden olan, insan türündeki suçluluk duygusudur.
Sevecek bir dünya araştırmasını yürüten insan egosudur; ya da, daha doğrusu, bu proje, egonun bilinçdışı tabakasında, insan bi­lincine huzursuz bir biçimde sevgisini tatmin edebilecek bir nesne arayışında rehberlik eder. Tıpkı St. Augustine örneğindeki gibi: "Kimseyi sevmedim, sevmeyi sevdim ben; sevme aşkıyla, sevebileceğim şeyi aradım."
Reklam
123 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.