Mesela elli senedir gezmekle bitiremediği şu İstanbul "bir milyon küsür sayfalı" kocaman bir kitaptı. Sokaklarında,çarşısında,pazarında dolaşan her varlık ayrı bir dünya,ayrı bir kitaptı.
"Ne ses yarabbi! Sanki billur...Karlı tepelerdeki donmuş kaynaklardan taşarak güneş girmeyen ormanları tarayan gizli bir ırmağın çağıltısı kadar saf.."
Bireyler ugrasmaya degmez. Onlar bir denizin dalgalari gibidir. Gercek olan denizdir, yani toplumdur. Dalgalar, yani bireyler gelip gecici sekillerdir...