Ormanların Çocuğu
Rudyard KiplingOrmanların Çocuğu Sözleri ve Alıntıları
Ormanların Çocuğu sözleri ve alıntılarını, Ormanların Çocuğu kitap alıntılarını, Ormanların Çocuğu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Hayır,” dedi annesi, “onu içeri alalım ve kurutalım. Belki de gerçekten ölmemiştir.”
Buraya getir!” dedi Anne Kurt.
Shere Khan öldüreceğini söylemişti. Öldüreceğini!
Alacakaranlıkta giriş kapısında
Kurbağa Mowgli’yi öldürecekti!
Karnını doyurdu ve içti.
Shere Khan çok içti, bir daha ne zaman içeceksin?
Öldürmenin hayaliyle uyudu.
Otlukta yalnızım.
Gel bana Gri Kardeşim!
“İnsan!” dedi Baba Kurt bembeyaz dişlerini göstererek, “Berbat! Yeterince böcek ve kurbağa yokmuş gibi bir de insan yemek zorunda, hem de bizim bölgemizde!”
Sebepsiz yere hiçbir şey emretmeyen Orman Kanunu, çocuğuna nasıl öldürmesi gerektiğini göstermesi dışında, her hayvan için insan öldürmeyi yasaklar.
“Yemek yemek istiyorum,” dedi Mowgli, “ormanın bu kısmına yabancıyım. Bana yemek getirin ya da avlanmam için serbest bırakın.”
Uyumanın sırası değil. Baloo’da, ben de, sürü de. Hatta en en aptal geyik bile... Hepimiz bunu biliyoruz. Tabaqui sana da söyledi,” dedi Bangheera.
STORYTELKitabı okudu
Av nedir, cesur avcı?
Kardeşler, nöbet uzun ve soğuk.
Öldürmeye gittiğiniz av hangisi?
Kardeşler, mısır tarlaları sükûnet içinde.
Gururunuza güç veren nerede?
Kardeşler, yanlarımdan kenarlara çekiliyor.
Nereye bu kadar aceleyle?
Kardeşler, inime gidiyorum. Ölmek için.
çevrende herkes şaşırsa bunu da senden bilse
sen aklı başında kalabilirsen eğer
herkes senden kuşku duyarken hem kuşkuya yer bırakır
hem kendine güvenebilirsen eğer
bekleyebilirsen usanmadan
yalanla karşılık vermezsen yalana
kendini evliya sanmadan
kin tutmayabilirsen kin tutana
düşlere kapılmadan düş kurabilir
yolunu saptırmadan
Tepeyi büyük, çatısız bir saray kaplıyordu ve avlusunun mermerleri ve çeşmeleri beraberdi ve yeşil-kırmızı renkleriyle boyanmışlardı. Ve avlunun kaldırım taşlarıyla kaplı alanı kralın fillerinin otlarla ve küçük ağaçlarla birlikte yaşadıkları, büyüdükleri yerdi. Durduğunuz yeden şehri, içi siyahla kaplanmış arı kovanlarına benzeten sıra-sıra yerleştirilmiş çatısız evleri görebilirsiniz.
"Hangi ırktan olursa olsun her minik yavru yaşama hakkına sahip..."
İnsanlar bedensel olarak zavallı ve güçsüzdür.
Sayfa 10Kitabı okudu
