Ortadoğu’da Diktatörler

Hüsnü Mahalli

Ortadoğu’da Diktatörler Sözleri ve Alıntıları

Ortadoğu’da Diktatörler sözleri ve alıntılarını, Ortadoğu’da Diktatörler kitap alıntılarını, Ortadoğu’da Diktatörler en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Demokrasi kelimesinin orjinali Arapça olabilir. Yani Latince ve Yunanca değil. "Dimu-karasi" den alınmıştır. Yani "damima koltukta oturmak" Koltuğu ele geçiren siyasetçi ne pahasına olursa olsun koltuğu yani iktidarı başkasına vermiyor.
Hepsi Bin Ali'nin kuklası
O parti lideri olunca, doğal olarak iktidardaki herkes partili olmuştu. Sivil ve askeri yetkilerin tümü: Askeri komutanlar, bakanlar, istihbarat yetkilileri ve üst düzey herkes...
Sayfa 36
Reklam
Fırsatçıları, çürümüşleri, münafıkları, hainleri,üçkağıtçıları ve hırsızları seçen bir halk kurban değil tersine iktidarın işleyeceği tüm suçlara ortaktır. George Orwelll
Sayfa 242 - Destek yayınları
Çok kaba olacak ama Grekler Truva' yı almak için at kullandı ancak ABD coğrafyamızı ele geçirmek için sürekli eşşek kullanıyor.
Sayfa 105 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Teoride bir Filistin Devleti var ama gerçekte böyle bir devlet yok!! Teoride 1,5 milyar Müslüman var ama pratikte Filistin konusunda hiçbir işe yaramıyorlar. Teoride o kadar Müslüman var ama pratikte tümü çaresiz... Belki de 1,5 milyar Müslüman, demokrasiyi fazla bilmedikleri hatta umursamadıkları için. Belki de dini çok iyi bilmedikleri ya da doğru bir şekilde uygulamadıkları için... Yani en azından Yahudiler kadar... Yahudiler yüz yılda hayal ötesi işler becerdiler. 1897'de ilk Siyonist Kongre'yi topladılar ve elli yıl içinde " İsrail Devleti "nin kurulmasına karar verdiler. Tam da elli yıl sonra, 1947'de İsrail Devleti kuruldu. Öncesinde Filistin'i ele geçirmek için Osmanlı ile bin türlü oyun oynadılar. Sultan Abdülhamit'ten Filistin'i satın almak istediler, olmadı ama belli sayıda yerleşmelerine izin verildi. Onlara bu da yetmeyince Osmanlı'nın yıkılması için her türlü tezgâhın içinde oldular. Sonunda Aralık 1917'de İngiliz Ordusu'yla Kudüs'e girip yerleştiler.
Suudi Arabistan her şeyi ile ABD'nin emrinde ve hizmetinde oldu. Para, siyaset ve mezhep olanaklarıyla... Dünyanın her tarafında Müslümanların bağnazlaşması, içi boşaltılmış İslam'a inanmaları ve gerektiğinde radikalleşmesi için Suudiler devreye girdi. Yapılan hesaplara göre 1945-2015 döneminde Suudiler bu iş için en az 300 milyar dolar harcadı. Bu süre içinde Suudi Arabistan Sovyetler Birliği'nin 1979'da Afganistan'ı işgal etmesinden sonra ortaya çıkan İslamcı mücahit gruplara milyarlarca dolar ve silah yardımında bulundu. Kaide ve Taliban'ın kurucusu ve sponsoru Suudi Arabistan'dır.
Reklam
Filistinliler "sevilme ve sevilmeme" arasında yetmiş yıldır çok büyük acılar çekiyor. Müslüman ülkelerin liderleri onları siyasi malzeme olarak kullanıyor. Çoğunluk Filistin halkına ihanet edip arkadan hançerliyor. Öyle olmasaydı Filistin'de durum böyle olmazdı.
Dünyadaki 14,2 milyon Yahudi bu topraklarda toplanacak, Aksa Camii altında Süleyman Tapınağı'nın izleri bulunacak, Büyük İsrail Devleti kurulacak ve Yahudiler dünyaya egemen olacak! İster gül ister ağla ama İsrailliler buna inanıyor. 14,2 milyon Yahudi, 7 milyara bedel!
Cezaevleri siyasiler, sendikacilar, gazeteciler ve kraldan hoslanmayanlar icin yapilmis! Kral hazretleri cesit cesit istihbarat orgutleriyle tum muhalefeti susturmus durumda. Var gibi gorunen muhalefet ise kralin izin verdigi olcude muhalefet yapiyor.
Ölüm, yıkım, acılar ve gözyaşı kimin umurunda! Birileri “Suriye'yi yıkın" dedi, yıkanlar da yıktı. Hem de Allah, Peygamber ve İslam uğruna.
Reklam
İran'ın nükleer çalışmalarından dolayı kıyameti koparan İsrail, her nedense Müslüman ülke Pakistan'ın nükleer bombalarına ses çıkarmıyor! Belki de bu tavır, bombaların ABD tarafından kontrol altında tutulmasından kaynaklanıyor.
28-29 Mart 2008'de Şam'da toplanan Arap liderler zirvesinde konuşan Kaddafi "Amerikalılar bir Arap ülkesinin liderini bir bayram sabahı asıyor ve siz ses çıkarmıyorsunuz! Unutmayın, bir gün sıra size de gelecek!" dedi.
fakat her nedense, insanların özgür oyu ile iktidar olanlar, çoğu zaman o insanların çıkarına ters politikalar uygular!
İran-Irak Savaşı'nın son bulmasından ve Irak ordusunun Kuveyt'te yenilmesinden sonra Saddam, Ekim 1991'de kalıcı bir anayasa yürürlüğe koydu. Kendince Uluslararası Hukuka ve özgürlüklere bağlı bir Irak yaratmak ve istikrarlı bir ülke görüntüsü vermek için bu anayasayı hazırlayan Saddam sonraki yıllarda hiçbir zaman bu anayasaya bağlı kalmadı. Niye kalmıyorsun diye hiç kimse sormadı soramadı çünkü 4 kez karşılaşıp konuştuğum Saddam belki de Irak ve bölge tarihinin en gaddar diktatörüydü. Anayasası da bunu tescil ediyordu. Çünkü cumhurbaşkanına sınırsız yetki veriyordu ve Saddam ile oğulları bu yetki yetmeyince ekstra yetki kullanıyorlardı! Nasıl olsa ülkede olağanüstü hal ve sıkıyönetim var ve hiçkimse onlardan hesap soramıyordu...
Lübnan sınırının sıfır noktasından fırlatılan ve radarlara yakalanmayan Hizbullah’ın roket ve füzeleri İsrail şehirlerine ulaşabildi. Mısır, Ürdün ve Suudi Arabistan’ın Hizbullah karşıtı tutumlarına rağmen Arap ve Müslüman ülkelerinin halkları Hizbullah’ın arkasındaydı
213 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.