Örümceklerin Yuvalandığı Patika
Italo CalvinoÖrümceklerin Yuvalandığı Patika Reviews
You can find Örümceklerin Yuvalandığı Patika reviews, Örümceklerin Yuvalandığı Patika book reviews, Örümceklerin Yuvalandığı Patika ratings on 1000Kitap.
"... 𝑘𝑒𝑛𝑑𝑖𝑛𝑖 𝑑𝑖𝑙𝑒 𝑔𝑒𝑡𝑖𝑟𝑚𝑒 𝑓ı𝑟𝑠𝑎𝑡ı 𝑦𝑎𝑙𝑛ı𝑧𝑐𝑎 𝑏𝑖𝑟 𝑘𝑒𝑧 𝑘𝑎𝑟𝑠̧ı𝑚ı𝑧𝑎 𝑐̧ı𝑘ı𝑦𝑜𝑟..."⠀
⠀
Italo Calvino ile tanışma kitabım, onun da yazdığı ilk roman Örümceklerin Yuvalandığı Patika. Kitapçıda önce ismini sonra arka kapak yazısını çok beğenip ilk sayfasında kendi yazdığı sunuş yazısından bir iki cümle okuyayım dedim. ⠀
⠀
"𝐵𝑢, 𝑦𝑎𝑧𝑑ı𝑔̆ı𝑚 𝑖𝑙𝑘 𝑟𝑜𝑚𝑎𝑛; 𝑏𝑖𝑟𝑘𝑎𝑐̧ 𝑜̈𝑦𝑘𝑢̈𝑚 𝑏𝑖𝑟 𝑦𝑎𝑛𝑎 𝑏ı𝑟𝑎𝑘ı𝑙ı𝑟𝑠𝑎, 𝑦𝑎𝑧𝑑ı𝑔̆ı𝑚 𝑖𝑙𝑘 𝑠̧𝑒𝑦 𝑜𝑙𝑑𝑢𝑔̆𝑢𝑛𝑢 𝑏𝑖𝑙𝑒 𝑠𝑜̈𝑦𝑙𝑒𝑦𝑒𝑏𝑖𝑙𝑖𝑟𝑖𝑚."⠀
⠀
İtalyan edebiyatının usta ismi, II. Dünya Savaşı sonrasında İtalyan kültürünün yeniden şekkillenişinde önemli rol oynamıştır. ⠀
⠀
• Örümceklerin Yuvalandığı Patika, savaşı bir çocuğun (Pin) gözünden aktarıyor. Yalnızlık, öfke, aşağılanma ve dışlanma... Herkesin kendi içinde savaşmak için farklı dayanak noktaları bulduğu, bir çocuğun yetişkinleri anlama/anlamaya çalışma denemesi. Iyi insanların yanında nasıl davranacağını bilmeyen, şakalarıyla büyüklerin dikkatini çekip onların sevgisini kazanmaya çalışan bir çocuğun savaş sırasında hayatta kalmaya çalışması. ⠀
⠀
• Ben severek okudum Pin'i. Ayrıca Italo Calvino'nun kendi yazdığı sunuş yazısını mutlaka okuyun. Yoksa kitabı eksik bitirirsiniz.
⠀
Ortam adamı Pin, yaşı küçük tecrübesi büyük, onun gözünden ikinci dünya savaşının son yılları, İtalyan direnişçiler, kazananlar kaybedenler vs. Savaşa, politikaya, inançlara, öfkeye, hayalkırıklığına dair kısa ama hayli derin roman. Bir kere okuyup ara verip tekrar tadını çıkara çıkara okumak lazım #italocalvino #örümceklerinyuvalandığıpatika #ikiyebölünenvikont #görünmezkentler
İtalyan yazar Italo Calvino’nun yazdığı ilk roman olan Örümceklerin Yuvalandığı Patika, benim de yazarla tanışma kitabımdıİkinci Dünya Savaşı ve daha çok İtalyan İç Savaşı zamanlarında yaşananları bir sokak çocuğunun gözünden anlatmış Calvino. Savaş yıllarında annesini kaybetmiş, babası ortadan kaybolmuş, ablasıyla yapayalnız kalmış Pin adlı çocuğun, yaşadığı topluma uyum sağlayamayışını, açlığını, sefaletini ve her şeye rağmen hayata tutunma çabasını okuyoruz. Pin, ablasının faşist Alman subaylarıyla olan ilişkileri yüzünden kendi akranları tarafından dışlandığı için, yetişkinler dünyasında yer bulmaya çalışıyor. Oyun oynayacağı yaşlarda meyhanelerde partizan muhabbetlere katılmak istiyor ama onları da bir türlü anlayamıyor. Ablasının tanıdığı bir Alman subayın silahını çalıp, sadece kendi bildiği yer olan, nehrin kenarındaki örümceklerin yuva yaptığı bir patikaya saklıyor silahı. Bundan sonra başı beladan kurtulamıyor ve kendisini, partizan bir grupla, faşistlere karşı savaşırken buluyorYazar bilinçli olarak sosyalist kahramanların olduğu bir kitap değil, hiç kimsenin kahraman olmadığı, sınıf bilinci nedir bilmeyen, alt sınıf lümpen proletaryanın dünyasını anlatmayı seçtiğini söylüyor. Bu nedenle de oldukça çarpıcı ve gerçekçi bir eser ortaya çıkmış.
Calvino, bu kitabı için “sorun, bizim için dünyanın ta kendisi olan o dünyayı edebiyat yapıtına dönüştürmekti” demiş. Bence bu bir sorun olmaktan çıkmış, yazar dünyasını muazzam bir şekilde, müthiş edebi yapıta dönüştürmüşBenim keyifle okuduğum bir yapıta
8-10 yaşlarında olduğunu düşündüğüm Pin’in gözünden savaşın yıkıcılığı, ihanet, sevgisizlik, özlem, umut.. Calvino bu ilk romanında bütün bu duyguları, çok akıcı bir şekilde, çok güzel anlatmış. Çocuk gözünden savaş beni ilk Boyalı Kuş ile çarpmıştı. Farklı yollardan her iki kitap ta savaşın vahşetini, insan üzerindeki etkilerini çok iyi veriyor.
Beğenerek okudum
Calvino'nun ilk romanı Örümceklerin Yuvalandığı Patika. Yazar kendi hayatından yola çıkarak yazıyor bu romanını, 2. Dünya Savaşı yıllarında faşist Mussolini'nin ordusuna girmeyi reddedip direniş mücadelesine katılıyor henüz 16 yaşındayken Calvino.
Pin büyüklerin dünyasında kimsesiz bir çocuk, seks işçiliği yapan ablasıyla beraber yaşıyor. Geçinmek için ayakkabı ustası Pietromagro'nun yanında çıraklık yapıyordur, yaşıtları arasında bağ kuramayan bir çocuktur Pin, bu yüzden meyhanedeki ve sokağındaki yetişkinlerin arasında savruluyordur. Her şey büyüklerin Alman işgaline ve Mussolini'nin rejimine karşı isyan seslerinin giderek artmasıyla başlar, halk sefil haldedir ve herhangi bir gelecek yoktur onlar için aynı zamanda kendilerinden sonra yetişecek neslin temeli kendi ellerindedir. Savaş ile sınanan halkın attığı ilk temel sevgisizlik ve yabancılaşma olur, halk hem birbirine hem de kendilerine yabancılaşmaya başlar, gitgide daha fazla değerlerini ve ruhlarını kaybediyorlardır. Pin bu sürecin bizzati şahididir, ne ablası ne de bir başkası onu bu sürece şahit ve dahil olmaktan koruyabilir.
Bir çocuğun gözünden büyüklerin dünyasını, savaşın iç yüzünü ve isyanı görüyoruz, çok severek okudum şiddetle tavsiye ediyorum.
Örümceklerin Yuvalandığı Patika, İtalyan yazar İtalo Calvino'nun 1947'de yazdığı, ancak 1964 baskısında "Belli bir noktada düzeltmeler yaptım, çünkü kitapta artık kendimle bağdaştıramadığım bir sinirlilik hali vardı." deyip değişiklikler yaptığı ve uzun bir sunuş eklediği ilk romanıdır.
Romanda, annesini çok küçük yaşta kaybetmiş, babası tarafından terkedilmiş ve hayat kadınlığını yapan ablası ile birlikte yaşayan, Pin adında ağzı bozuk, ahlak seviyesi düşük, kendi yaşıtlarından ziyade büyüklerle dostluk kurmaya çalışan bir çocuğun gözünden savaş, direniş, sefalet, aidiyet arayışı anlatılmaktadır.
Ablasının müşterisi olan bir Alman askerinin silahını çaldığı için hapse düşmüş, burada eziyet görmüş, fakat kendinden bir kaç yaş büyük, ünlü bir direnişçi olan Kızıl Kurt sayesinde hapisten kaçmayı başarmış ve ormandaki direnişçilere katılmıştır. O yaştaki bir çocuğun gözünden bu direnişi, savaşı, yaşanan sefaleti ve bozulmuş insan ilişkilerini okumak üzücü bir tecrübe oldu. Onca Yoksulluk Varken, Şeker Portakalı serisi ve Küçük Prens'ten sonra okuduğum en çarpıcı "çocuk gözünden" romanı oldu.
Tüm kitapsever dostlarıma iyi okumalar dilerim.