Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Osmanlı Tasvir Sanatları 1: Minyatür

Metin And

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Sanat, dinsel inançlardan kaynaklandığında ya da amacı dinsel olduğunda, geçmişe dayanan bir düşünce, giderek simgesel tasvire dönüşen bir sanatsal formüle indirgenir.
1461'de Rimini'den Pisanello'nun öğrencisi Matteo de Pasti, resim ve heykel yapması için İstanbul'a çağrıldıysa da, yola çıktığında sanatçıyı Venedikliler casus zanlısı olarak tutuklarlar. Pisanello'nun bir başka öğrencisi, Costanza da Ferraro, 1477-78 yıllarında İstanbul'a gelir. İstanbul’da bulunduğu sürede Fâtih için madalyonlar yapmıştır. Bunlardan 1481 tarihli madalyonun bir yüzünde Fâtih'in portresi, öteki yüzünde Fâtih'i at üstünde gösteren resmi yapılmıştır.
Reklam
Fatih, Venedik'ten bir heykelci ve ressam istemiştir. Venedikli ressam aile Bellinilerden ünlü ressam Gentini Bellini, 1479-80 yıllarında İstanbul'a gelmiştir. Onun İstanbul’da yaptığı eserlerden günümüze ulaşanlar arasında, Londra'da National Gallery'de bulunan Fâtih'in yağlıboya portresini, İsviçre'nin Basel kentinde bir özel koleksiyonda bulunan bir başka yağlıboya tablosunu, özel bir koleksiyonda bulunan bronz madalyonu ve British Museum'da bulunan bazı çizimlerini sayabiliriz.
Özellikle İstanbul'un alınışından sonra Fâtih dönemi sanat, kültür ve bilim açısından büyük önem taşır. Bu arada tasvir sanatlarının oluşum evresinin başlangıcıdır.
Osmanlılar, (...) ressam karşılığı çeşitli sözcükler kullanmışlardır;bunlar arasında en çok geçen, tasvir yapan anlamındaki "musavvir" sözcüğüdür
Saray nakkaşlarının ürünü minyatürle, çarşı resmi arasında ortak noktalar olduğu gibi çok önemli farklar da vardı. (...) özetle şunu söyleyebiliriz: Her iki resim geleneği de Osmanlı kültüründen kaynaklandığı için, her iki çığırın da sanatçıları temelde aynı ortak şemadan hareket ederler. Ancak bundan sonraki süreçte yaklaşımları farklıdır. Saray nakkaşlarının artırmalı, çarşı ressamlarının ise eksiltmeli bir yöntem uyguladıklarını söyleyebiliriz. Bunu daha açarsak, saray nakkaşları temel şemaya ayrıntı, süs bakımından çok şey eklemektedirler. Daha çok renk ve yaldız kullanmakta, giyim kuşamda, mimari süslemelerde ayrıntılara gitmekte, her şeyi artırıp zenginleştirmektedirler. Buna karşın çarşı ressamları temel şemadan gereksiz her şeyi atmakta, renkleri azaltmakta, kimi çizimlerde karikatüre yaklaşmaktadırlar. Ama daha önemli fark, konuları bakımındandır. Saray nakkaşları günlük yaşamı, sıradan insanları konu olarak hiç işlemezler ya da çok az işlerler; buna karşın bunlar, çarşı ressamlarının başlıca konularıdır.
Reklam
Bu kitabın başlığındaki "Tasvir Sanatları" için bir açıklama yapmak gereği var. Önce neden "resim" değil de, "tasvir"? Bu, başka sözcüklerin yanısıra Osmanlıların kullandığı bir terimdir. Burada yalnız kağıt üzerine yapılanları değil, çeşitli maddeler üzerine yapılan resimleri de ele almayı amaçlıyoruz. Bir resim soyut da olabilir; oysa tasvirin "figüratif" anlamı vardır.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.