Osmanlı Toplumunda Çocuk Olmak

Yahya Araz

Oldest Osmanlı Toplumunda Çocuk Olmak Posts

You can find Oldest Osmanlı Toplumunda Çocuk Olmak books, oldest Osmanlı Toplumunda Çocuk Olmak quotes and quotes, oldest Osmanlı Toplumunda Çocuk Olmak authors, oldest Osmanlı Toplumunda Çocuk Olmak reviews and reviews on 1000Kitap.
Kanunlarda çocuk olarak tanımlanan kimselerin evlendirilmesi ya da iş gücünden yararlanılması gibi sorunların halen yaygın olarak devam ettiği modern Türkiye’de bu sorunların tarihsel kökenlerine ve gelişimine ilişkin çok az şey üretilmiş olması düşündürücüdür.
Sayfa 11 - Kitap Yayınevi
Osmanlı toplumunda ebeveynlerin erkek çocukları daha fazla arzu ettikleri bir vakıa olmasına karşın ihtiyarlıklarında birçok anne babaya kucak açan, onları kollayan ve bakımlarını sağlayan erkek değil kız çocuklarıydı.
Sayfa 35 - Çocuksuz Aileler, Erkek Ya Da Kız Doğmak
Reklam
...ortaçağda Doğu Akdeniz’ de Yahudi toplulukları arasında, erkek çocukların doğumu münasebetiyle tebrik mektupları yazılırken kız çocuklarının doğumundan bahsedilmez, sadece annenin doğumu sağ salim atlatmış olması tebrik edilir, ölen kız çocuklarının yerini de erkeklerin doldurması dilenirdi.
Sayfa 36 - Çocuksuz aileler, erkek ya da kız doğurmak
Rus atasözü...
Oğlunu besle, seni beslesin; kızını besle, başkasını beslesin.
Sayfa 37
İslam bebeğin beslenmesinden babayı sorumlu tutmuştur. İslam hukukçularının bir kısmı annenin “dinen çocuğunu emzirme mecburiyeti olsa bile hukuken bulunmadığı sonucuna varmışlardır.”
Sayfa 45 - Anne ya da sütanne
İlginç...
Emziren kadınların cinsel ilişkiye girmeleri riskli kabul edilirdi. Bu ilişkinin hem emzirilen bebeğe hem de hamile kalınması durumunda anne karnındaki “cenin” e zarar vereceği düşünülmekteydi. Buna göre cinsel ilişki “menstrual” akışı harekete geçirip sütün bozulmasına ve kusurlu hale gelmesine sebep olurdu. Hamile kalınması durumunda da anne hem bebeği hem de karnındaki cenini beslemek zorunda kalırdı. Bu yüzden hekimler emzirme dönemindeki kadınlarla cinsel ilişki kurulmaması için sürekli uyarılarda bulunuyordu. Böylece kadınlar kocalarının arzularını yerine getirmek ya da çocuklarını emzirmek tercihleri arasında sıkışabilmekteydi. Daha çok çocuk sahibi olmak ve eşleriyle ilişki kurmak isteyen babalar çocuklarına sütanne tutabiliyordu.
Sayfa 47 - Anne ya da sütanne
Reklam
Erzurumlu İbrahim Hakkı, Marifetname’de çocuk terbiyesinin eş seçiminden başladığını savunmuştur.
Sayfa 102 - Bir çocuğu yetiştirmek ya da terbiye etmek
19.yüzyılın ilk yarısında kayda geçirilmiş bir yatak duası, çocukların ilerleyen yaşlarda sık bir şekilde karşılaşacakları değerlerle doludur; Yattım Allah, kaldır beni, Rahmetine daldır beni, Can bedenden ayrılınca, İman ile gönder beni. Yattım sağıma, döndüm soluma Sığındım Subhanım’a İki melek şahid olsun, Göğsümdeki imanıma. Binbir selâm olsun, Varacak mekânıma, Kalkarsam El-hamdülillah, Kalkmasam El-hükmülillah.
Sayfa 103
Kınalızâde’ye göre utanma, çocuklarda ilk gelişen duyguydu.
Sayfa 105
Vehbî’ye göre;
Gözden düşenlerden, makam tutkusundan, insaf yoksunu esnaftan, dilenci ve yoksullardan uzak durulmalıydı.
Sayfa 126
40 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.