2019 Temmuz

Osmanlıca Eğitim ve Kültür Dergisi - Sayı 71

Osmanlıca Eğitim ve Kültür Dergisi
9/10
1 Kişi
1
Okunma
Beğeni
381
Görüntülenme
چوزوم چوغي زمان اڭ ياقينمزده  بر يرده  اوقومشدم؛ حضرت علي يه  عطفًا شويله  بر حادثه  ذكر ايديلييوردى. بر قلعه يي قوشاتمشلر، دوشدي دوشه جك؛ اما آقشام نمازي وقتي كيرمش. حضرت علي ديمشكه : ”ياريڭز صالديرمه يه  دوام ايتسين، ياريڭز ده  نمازينى قیلسین؛ وقتي قاچيرمايڭ.“ قوموتان مقابله  ايتمش: ”افنديم! دوشدي دوشه جك... بكله يه لم براز داها؛ اوندن صوڭره  قيلارز.“ حضرت علينڭ ويرديگي جواب چوق ايلكينچدر: ”اوغرينه  صاواشديغمز دگرلري اهمال ايدرك ظفر قازانمه نڭ هيچ بر آڭلامي يوقدر.“ حيات دوام ايدركن، ايچنده  بولونديغمز دنيانڭ بر امتحان ميداني اولديغني اونوتويورز چوغي كره . مودرن دنيا بزلري هپ راحت، حضور، ذروه ، اڭ فضله سي كبي مسئله لره  اوطاقلامه يه  چاليشييور. ايستر ايسته مز ده  ترسي طوروملر اولوشويور و فردي يا ده  اجتماعي صيقينتيلر ياشايورز. اڭ چوق ده  شخصي ياشايورز، چونكه  انسان مركزدر. انسان دوزليرسه  دنيا دوزلير. انسان ياشارسه  دولت ياشار. كنل مسئله لر، كنيش دائره لر همن هركسي او قدر قوشاتمشكه ، كيمسه  كندينه  دونوب باقاجق مجال بولاماز اولمش. بناءً عليه اورته يه  چيقان پروبلملر ده  سطحي چوزوم آراييشلرينه  باغلي قالمش. اصل مسئله يه  مع الاسف اوطاقلاناماز حاله  كلمشز/كلدك. عثمانلينڭ اصل چوكوش سببنڭ هيجانمزي غائب ايتدك جمله سنه  بنا ايديلديگني ده  دويمشدم. او عشق، هيجان، حسّيات غائب اولديغندن بريدير ده  ياقه لانابيلمش دگل. بو قونويه  بر پارچه  دقّت چكمك و ايشيق طوتمق آدينه ، قپاغه  عطالت زنداننه  دوشديگمزڭ سببي باشلغنى و ايچريده  ده  چوزوم تكليفلريني قويدق. چوزوم چوغي زمان اڭ ياقينمزده ، فقط نظرلر چوق طاغينيق. بيوتولن فانتزيلر، حقيقته  پرده  اولمشلر. هر آلانمز فطرتڭ طيشنده  قوشاتيلييور و نه  كرچك پرو بلمي آڭلامه يه  نه  ده  چوزمه يه  امكان ويرييور. شو جمله لرله  بيتيرمك ايسترم سوزلريمي. ”انسان كندي وظيفه سني ياپملي، جناب حقّڭ وظيفه سنه  قاريشمامليدر. مشهوردر، بر زمان اسلام قهرمانلرندن و جنكيزڭ اوردوسني متعدّد دفعه لر مغلوب ايدن جلال الدّين خوارزم شاه حربه  كيدركن، وزراسي و اتباعي اوڭا ديمشلر: ’سن مظفّر اولاجقسڭ، جناب حق سني غالب ايده جك.‘ او ديمش: ’بن اللّٰهڭ امريله ، جهاد يولنده  حركت ايتمكله  وظيفه دارم، جناب حقّڭ وظيفه سنه  قاريشمام؛ مظفّر ايتمك ويا مغلوب ايتمك، اونڭ وظيفه سيدر.‘ ايشته  او ذات، بو سر تسليميتي آڭلامه سيله ، چوق دفعه لر خارقه  بر صورتده  مظفّر اولمشدر.“ ÇÖZÜM ÇOĞU ZAMAN EN YAKINIMIZDA Bir yerde okumuştum; Hz. Ali’ye atfen şöyle bir hadise zikrediliyordu. Bir kaleyi kuşatmışlar, düştü düşecek; ama akşam namazı vakti girmiş. Hz. Ali demiş ki: “Yarınız saldırmaya devam etsin, yarınız da namazını kılsın; vakti kaçırmayın.” Komutan mukabele etmiş: “Efendim! Düştü düşecek... Bekleyelim biraz daha; ondan sonra kılarız.” Hz Ali'nin verdiği cevap çok ilginçtir: “Uğruna savaştığımız değerleri ihmal ederek zafer kazanmanın hiçbir anlamı yoktur.” Hayat devam ederken, içinde bulunduğumuz dünyanın bir imtihan meydanı olduğunu unutuyoruz çoğu kere. Modern dünya bizleri hep rahat, huzur, zirve, en fazlası gibi meselelere odaklamaya çalışıyor. İster istemez de tersi durumlar oluşuyor ve ferdi ya da içtimaî sıkıntılar yaşıyoruz. En çok da şahsi yaşıyoruz, çünkü insan merkezdir. İnsan düzelirse dünya düzelir. İnsan yaşarsa devlet yaşar. Genel meseleler, geniş daireler hemen herkesi o kadar kuşatmış ki, kimse kendine dönüp bakacak mecal bulamaz olmuş. Binaenaleyh ortaya çıkan problemler de sathi çözüm arayışlarına bağlı kalmış. Asıl meseleye maalesef odaklanamaz hale gelmişiz/geldik. Osmanlının asıl çöküş sebebinin heyecanımızı kaybettik cümlesine bina edildiğini de duymuştum. O aşk, heyecan, hissiyat kaybolduğundan beridir de yakalanabilmiş değil. Bu konuya bir parça dikkat çekmek ve ışık tutmak adına, kapağa Atalet Zindanına Düştüğümüzün Sebebi başlığını ve içeride de çözüm tekliflerini koyduk. Çözüm çoğu zaman en yakınımızda, fakat nazarlar çok dağınık. Büyütülen fanteziler, hakikate perde olmuşlar. Her alanımız fıtratın dışında kuşatılıyor ve ne gerçek problemi anlamaya ne de çözmeye imkân veriyor. Şu cümlelerle bitirmek isterim sözlerimi. “İnsan kendi vazifesini yapmalı, Cenâb-ı Hakk’ın vazifesine karışmamalıdır. Meşhurdur, bir zaman İslâm kahramanlarından ve Cengiz’in ordusunu müteaddid defalar mağlup eden Celâleddîn-i Hârzemşâh harbe giderken, vüzerâsı ve etbâı ona demişler: ‘Sen muzaffer olacaksın, Cenâb-ı Hak seni galip edecek.’ O demiş: ‘Ben Allah’ın emriyle, cihad yolunda hareket etmekle vazîfedârım, Cenâb-ı Hakk’ın vazifesine karışmam; muzaffer etmek veya mağlup etmek, onun vazifesidir.’ İşte o zât, bu sırr-ı teslimiyeti anlamasıyla, çok defalar harika bir surette muzaffer olmuştur.”
Dergi:
Osmanlıca Eğitim ve Kültür Dergisi
Osmanlıca Eğitim ve Kültür Dergisi
Tahmini Okuma Süresi: 1 sa. 8 dk.Sayfa Sayısı: 40Basım Tarihi: Temmuz 2019Yayınevi: Süeda Basım Yayın
Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Henüz kayıt yok
Reklam
Resim