Osmanlı’da Hoca Nüfuzu

Ahmed Refik

Osmanlı’da Hoca Nüfuzu Sözleri ve Alıntıları

Osmanlı’da Hoca Nüfuzu sözleri ve alıntılarını, Osmanlı’da Hoca Nüfuzu kitap alıntılarını, Osmanlı’da Hoca Nüfuzu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Güzel yüz, yeteneğin yansımasının alametidir.”
Sayfa 51 - maviçatı yayınlarıKitabı okudu
Reklam
“Cehaletin hüküm sürdüğü bir çevrede ilme kimsenin rağbet ettiği görülmüyordu.”
Sayfa 27 - maviçatı yayınlarıKitabı okudu
“Sefalet, bulaşıcı bir hastalık gibi her tarafa yayılmıştı.”
Sayfa 23 - maviçatı yayınlarıKitabı okudu
“…Osmalı’daki hangi isyan milletin saadeti ve ilerlemesi adına yapılmıştı ki?”
Sayfa 49 - maviçatı yayınlarıKitabı okudu
“Hırslarını tatmin edemeyenler, ancak kanunu ve düzeni bozarak iş başına gelmek isterlerdi.”
Sayfa 57 - maviçatı yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bugün değişen ne?
(...)Saray kadınlarına bağlı olan hocalar, kazaskerlik elde ederek, ilimleri ve faziletleriyle kendilerinden üstün olanların üstüne çıkıyorlardı. Raziye Kadın'ın damadı Muhiddin, Semâniye müderrisliğinden Kadılık makamına geçmişti. Hoca Sadettin Efendi'nin devlete büyük bir hizmeti olmuştu. O hizmet de Eğri Seferi'nde kaçmaya hazırlanan Sultan Üçüncü Mehmed'in atını tutarak, kendisini tekrar savaşa teşvik etmesiydi. Hoca Efendi'nin bu fazileti kendisinin saray entrikalarına karışmasını bir dereceye kadar affettirebilirdi. Halbuki evlat ve akrabalarını belli başlı yerlere yerleştirmek Hoca Efendi'nin devamlı bir hastalığı idi... Menfaat hırsı, arpalik sevdası her hocanın kalbinde büyük bir yer tutuyordu. Artık Osmanoğulları'nı şiddetten ve adaletsizlikten menetmeye çalışan mücahit âlimler silsilesine son verilmişti. İkiyüzlülük, rüşvet, yalan ve laf taşımak, mansıp elde etmek için hocaların genellikle başvurdukları çarelerdi. İlk devirde yetişen âlimler, padişahların meziyetleriyle iftihar ederlerdi. Sultan Birinci Ahmed devrinin uleması ise akıl ve şuurdan mahrum bir şehzadeyi Osmanlı tahtına çıkaracak derecede devlet menfaatlerine kayıtsız kalıyorlardı. Bu devirde memleketin en zorba, en coşkulu ve hareketli kuvveti yeniçerilerdi. Onlar bile hocalara boyun eğerlerdi. Halbuki yeniçeriler, yağmacılıkta hocaların da kendi seviyelerine düşmüş olduklarını bilmiyorlardı.
Sayfa 16
Şeyhülislam Yahya Efendi; Mescidde riya-pişeler itsun ko riyayı Meyhaneye gel kim ne riya var ne mürayi İkiyüzlüler ibadet yerinde ikiyüzlülüğünü yapadursunlar, sen meyhaneye gel, orada ne ikiyüzlülük var ne de ikiyüzlülük yapan. Beyitiyle başlayan bir gazel söylerdi.