Dünyada her şeyin bir iyi yönü, bir de kötü yönü vardır. Hatta bazı şeylerin kötü yönleri, iyi yönlerinden fazladır. İnsanlar, en iyi şeyleri bile suistimal etmeye, bozup değiştirmeye eğilimlidirler.
Dil ve coğrafi farklılıklar, kavimler ve milletler arasında büyük ayrılıkları doğurmuştur. Böylece eskiden beri her biri kendi küçük âleminde yaşamış, diğerlerinin durumlarından habersiz kalmıştır.
"Rahibe: “Siz havarileri nasıl tanırsınız?”
“Biz onları Hazreti İsa’nın has dostları biliriz.”
Rahibe: “Hazreti İsa’ya Tanrının oğlu der misiniz?”
“Hayır. Biz onu Allah’ın kulu ve bir büyük peygamberi biliriz.”
Rahibe: “Babasız doğduğuna inanıyorsunuz öyle mi?”
“Evet, önce de söylendiği gibi Cenabı Hak onu mucize olarak babasız yaratmıştır. Hazret-i Âdem’i ise hem babasız hem de anasız, topraktan yaratmıştı..
Sayfa 42 - Türkiye Ekim Yayınları 2017Kitabı okudu
“Kocalarının sevgileriyle iftihar edecek kadınlar varsa onlar da Müslüman kadınlarıdır Madam. Karısının üzerine evlenmek kocanın elinde olduğu halde evlenmemiş. Demek ki karısını seviyor da onun için. Kocanın sevgisine ve vefakârlığına bundan âlâ ispat mı olur? Hem bizde erkekler, sizdeki gibi, para ile de kadınların minneti altında kalmamıştır ki bir çekinceleri olsun. Aksine bizde evlilik anında kızların çeyizlenmesi için damat tarafı para verir ve bir kısım parayı da vermek üzere kadına borçlanır. Eğer aralarında boşanma olursa hem bu alacağını alır, hem de üç ay on gün boşandığı eski kocasına kendisini baktırır. Bir başka ifadeyle kadın, yeni bir koca buluncaya kadar geçim sıkıntısı çekmez.”
“Gerçekten biz para veriyor olsak da erkekler yanında itibarımız büyüktür.”
“İtibar ve rağbet bahsine gelince bizde de kadınlara olan saygı, sizdekinden aşağı değildir. Belki daha da büyüktür. Biz görünüşte ve yapmacık övgülere kapılmayız. Gerçek duruma bakarız. İslam’da kadınlara Kuran seviyesinde saygı duyulur. Hatta tehlikeli olan yolculuklarda güvenliği sağlayamayacağı düşünülen küçük birliklerle Kuran-ı kerim ve kadınların götürülmesi doğru bulunmaz. Ancak güvenliğini sağlayabileceği düşünülen askeri birliklerle Mushaf-ı şerif gibi kadın da götürülebilir.”
Bizde peygamberin onunla evliliği önemli bir meseledir. Konunun gerçek yönlerini iyi anlayabilmek için Zeyd'in ve gerekse Zeynep'in hayat hikayelerini genel olarak bilmek lazım gelir.
Zeyd bin Harise, Kuzaa Kabilesi'nden olup küçükken esir edilmiş ve Mekke'de satılmıştı. Hazret-i Hatice de onu satın alip Resul-i Ekrem'e