Osmanlı’da Milliyetçiliğin Toplumsal Temelleri
Kemal H. KarpatOsmanlı’da Milliyetçiliğin Toplumsal Temelleri Gönderileri
Osmanlı’da Milliyetçiliğin Toplumsal Temelleri kitaplarını, Osmanlı’da Milliyetçiliğin Toplumsal Temelleri sözleri ve alıntılarını, Osmanlı’da Milliyetçiliğin Toplumsal Temelleri yazarlarını, Osmanlı’da Milliyetçiliğin Toplumsal Temelleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Eskinin hanedana bağlı Osmanlıları 19. yüzyılda devlete bağlı Osmanlılara, 20. yüzyılda ise devlete bağlı Türklere dönüştü."
Sayfa 185Kitabı okudu
"Sultan Abdülhamid modern eğitim sisteminin yayılmasını teşvik etti. Öyle ki ona maarif-perver hükümdar deniliyordu. Ne var ki bu rasyonalist eğitim sistemi onun halife olarak prestijini aşındıracak ve bu konulardan mezun olanlar kendisini tahttan indirecekti."
Sayfa 180Kitabı okudu
"Bir arada yaşama anlayışı II. Mehmet tarafından millet sistemi şekline sokularak resmileştirildi."
Sayfa 171Kitabı okudu
"18.yüzyıldan 20.yüzyıla kadar devam eden etnik kimlik belirleme süreci boyunca Müslüman gruplar, etnik bilinç artışından nispeten etkilenmemiş olarak kaldılar. Müslüman ümmetinin mensubu olmak şeklindeki temel siyasi kimlikleri etnik aidiyetlerinin yerine geçtiğinden, Osmanlılar sadece Avrupa'nın İslam topraklarına yayılmasına direnmek için değil, iç birliği ve dayanışmayı güçlendirmek için de 1878'den sonra devletin İslami özelliğini vurgulamaya ve Müslümanlar arasında birlik çağrısı yapmaya başladılar."
Sayfa 165Kitabı okudu
"Osmanlı Devleti'nin dağılması, İmparatorluğun iktisadi temeli olan reaya düzeninin çökmesinin ve böylelikle toplumsal tabakaların yerinden oynamasının dolaysız bir sonucuydu."
Sayfa 66Kitabı okudu
“Mora’daki isyan, aynı zamanda, Sultan’a hizmet eden ve dolayısıyla belli ayrıcalıklar elde eden bir grup üst düzey Ruma yönelikti.Yerel halk onları “sünnetsiz Türkler” olarak nitelendiriyordu.Kitleleri harekete geçirenler, Kilise’nin yüksek kademelerdeki mensuplarından ziyade, Fransız Devrimi’ne bariz bir sempati besleyen alt düzeydeki din adamlarıydı.”
Sayfa 98Kitabı okudu
"Osmanlı Devleti, daha sonra otuz kadar ulusa dönüşerek imparatorluğun varlığına son vermiş olan sayısız etnik, dilsel ve dinsel grubu ve aşireti bir arada tutan, tarihin en başarılı çok-kavimli, çok-dinli devletlerinden biriydi."
Sayfa 202 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
"Türk milliyetçiliği, köklerinin on dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısına kadar uzamasına karşın, devletin son yıllarına kadar varlığını açıkça belli etmedi ve Osmanlı Devleti'nde son ortaya çıkan milliyetçilik oldu."
Sayfa 201 - Timaş TarihKitabı okudu
"Osmanlı Devleti'nin dağılması, bir zamanlar Osmanlı toprakları olan yerlerde, artık gündelik hayatın bir parçası haline gelen etnik çekişmelere, katliamlara, anlaşmazlıklara ve sürekli bir huzursuzluğa yol açtı."
Sayfa 166 - Kronik KitapKitabı okudu
"Jön Türkler sekülerizmi modernliğin koşulu haline getirdiler ve Türk milliyetçiliğine dâhil ettiler. Milliyetçiliği, teoriden ziyade bir uygulama olarak, Osmanlı Devleti'nin yeniden yapılanması için temel bir ideoloji haline getirdiler."
Sayfa 144 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
"Osmanlı ideresinin takip ettiği merkezileşme politikası Müslümanlar ve Hıristiyanlar arasındaki toplumsal ve dinî farklılaşmayı hızlandırdi ve istemeden de olsa Osmanlı idaresinin Müslümanlarla özdeşleşmesine zemin hazırladı."
Sayfa 142 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
"II.Abdülhamid, Osmanlı Devleti'nin ezici bir Müslüman çoğunluğa sahip olduğunu, bu yüzden de Osmanlı kültürünün İslamî özelliklerinin çok daha fazla ön plana çıkması gerektiği görüşünü benimsedi."
Sayfa 134 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
"Askeriyenin ve entelijansiyanın ideolojik olarak milliyetçiliğe ve özellikle modernizme yönelmesi ve zamanla toprak sahibi eşrafın içinden çıkmış bir entelektüel katman ile kaynaşması, büyük ölçüde Kırım Savaşı'ndan (1853-56) sonra gerçekleşti."
Sayfa 128 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
"Islahat Fermanı, büyük ölçüde İstanbul'daki İngiliz Büyükelçisi Stratford Canning tarafından tasarlanmıştı. Canning, Osmanlı Devleti'nin, İslam'dan vazgeçmese bile, köklü reformlara girişerek canlanabileceğini düşünüyordu."
Sayfa 110 - Timaş YayınlarıKitabı okudu