"Hayat belki upuzun bir caddedir,
her gün bir kadının filesiyle geçtiği
Hayat belki bir urgandır,
bir adamın kendini asıverdiği
Hayat belki okuldan dönen bir çocuktur
Hayat belki iki sevişme arası yakılan bir sigara
ya da bir yolcunun şaşkın sevinci, şapkasını kaldırıp sebepsiz bir tebessümle
"Günaydın" diyen.
Hayat belki senin buğulu bakışlarında
benim gözlerimin kapandığı o andır."
Hiç kimse barışa tam olarak bir şans vermedi. Gandhi denedi, Martin Luther King denedi ama ikisi de vuruldu. Eğer herkes yeni bir televizyon seti yerine barış isteseydi, o zaman barış olurdu.