OT Dergi - Sayı 60 (Şubat 2018)

Ot Dergisi

OT Dergi - Sayı 60 (Şubat 2018) Sözleri ve Alıntıları

OT Dergi - Sayı 60 (Şubat 2018) sözleri ve alıntılarını, OT Dergi - Sayı 60 (Şubat 2018) kitap alıntılarını, OT Dergi - Sayı 60 (Şubat 2018) en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hiroşima'daki nükleer patlamadan sonra üzerindeki giysilerin deseni kadınların tenine nakşolmuş, derler. Bir kadının sayısız kez bıçaklanarak öldürülüşünü izledim geçen gün. "Yardım edin" yakarışının perde perde soluşunu dinledim. O soğukkanlı kocanın bıçağını çekip kadının üzerine yürümesiyle birlikte orada bulunan herkesin nasıl ustaca sıvıştığına tanık oldum. Sonra da sustum. Tıpkı giysilerdeki çiçek motiflerinin ateşle tene nakşolması gibi, kadınlığın feryatları hepimizin ruhuna ateşle oyuluyor. Kadının kaybettiği bir savaşta kimsenin kazanma şansı yoktur. Yalnızca izliyoruz. "Ölüyorum, yardım edin" diye feryat eden bir kadının öldürülüşünü izlemekle ölüyoruz. Öldürülen her kadınla biraz da erkekliğimiz ölüyor. Ve biz susuyoruz. Kimseye söyleyecek bir sözümüz yok. Kimseye susacak bir sözümüz bile yok. Kendi kendimize susuyoruz. Kendi kendine susana da deli denir mi?
Reklam
Sabah akşam "düşmanınızı" konuşursanız ona dönüşürsünüz.
Sayfa 50 - Yüksel TaşkınKitabı okudu
Şehirler yıkılır, imparatorlar unutulur, çağlar değişir, fikirler dönüşür ama aşıklar ölmez.
Sayfa 17 - Elif TürkölmezKitabı okudu
Şu an şiiri icat ettim, ama ben sensizim neye yarar?
Sayfa 6 - Selçuk ErdemKitabı okudu
Reklam
Instagram'da, kendisi dışında herkesin güzel bir hayat sürdüğünün propagandasına maruz kalan insanların çaresizliği için KALP butonu var. Yaşayamıyorsan bari beğenerek katıl...
Sayfa 35 - Dündar HızalKitabı okudu
Şehirler ölmüyor ama Alzheimer'a yakalanıyor ve anılarını unutuyorlar.
Takvimde yılın en uzun gecesi malumdur ama herkesin kendi uzun gecesi yüreğinde saklıdır.
Reklam
Kim olursa olsun, sevdiğiyle yaşamalı insan.
Sayfa 3 - Kerime NadirKitabı okudu
Herkes memnun kalsın, diye koştururken halayı kaçıran düğün sahibi gibiyim.
Sayfa 40 - Hediyeler hediyeler..
ERKEKLİĞİN ÖLÜMÜ
Hiroşima'daki nükleer patlamadan sonra üzerindeki giysilerin deseni kadınların tenine nakşolmuş, derler. Binlerce hikâye duydum ama hiçbiri bu kadar dokunaklı gelmedi bana. Neden biliyor musun? Kadının giysisinin üzerindeki desen onun ruhundaki şenliğin bir işareti değil mi? Bu dünyada kadınlar için o kadar az imtiyaz alanı var ki. Belki de bunların en güzeli, iç açıcı desenleri olan giysiler giyebilme hakkıdır. Erkeğe "ayıp" görülüp de kadına bahşedilen nadir zarafettir. İri güller, kır çiçekleri, gelincikler, zambaklar, stilize çiçekler geleneksel kadınsılığın en iddialı simgesi değil mi? Bir vahşet ateşi, bir eril şiddet yıldırımı o neşeli motifi yakarak, lanetli bir dövme gibi kadının tenine işliyor. Bir kadının sayısız kez bıçaklanarak öldürülüşünü izledim geçen gün. "Yardım edin" yakarışının perde perde soluşunu dinledim. O soğukkanlı kocanın bıçağını çekip kadının üzerine yürümesiyle birlikte orada bulunan herkesin nasıl ustaca sıvıştığına tanık oldum. Sonra da sustum. Tıpkı giysilerdeki çiçek motiflerinin ateşle tene nakşolması gibi, kadınlığın feryatları hepimizin ruhuna ateşle oyuluyor. Kadının kaybettiği bir savaşta kimsenin kazanma şansı yoktur. Yalnızca izliyoruz. "Ölüyorum, yardım edin" diye feryat eden bir kadının öldürülüşünü izlemekle ölüyoruz. Öldürülen her kadınla biraz da erkekliğimiz ölüyor. Ve biz susuyoruz. Kimseye söyleyecek bir sözümüz yok. Kimseye susacak bir sözümüz bile yok. Kendi kendimize susuyoruz. Kendi kendine susana da deli denir mi?
Biri sizi sözle, kelamla güldürüyorsa, zihninizi harekete geçiriyor demektir.
Sayfa 21 - Murat Menteş - Arif V 216 Ve BizKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.