Tam 21 önce okuyup tekrar okuma grubumla okuma fırsatı bulduğum Shakespeare'in en sevdiğim eseri Othello. Yine çok severek okudum. Shakespeare'in oyunları içinde en acı ve dehşet verici oyununun Othello olduğunu düşünüyorum.
Tipik bir tragedya örneği. Soylular arasında geçen olaylar, kötülerin aşırı kötü, iyilerin saflık ölçüsünde iyi gösterildiği eser, trajik bir sonla bitiyor. Eserin baş köşesine ise kıskançlık gibi en haris duygu ustaca kurguya oturtuluyor.
Kitaba ismini veren ana karakter Othello, nam-ı diğer Mağripli kolayca kıskanmayan ama bir kez de kıskandı mı kendini kaybeden biridir. Oyun boyunca zalim İago'nun elinde kukla olur.
Siyahi ve yaşlı olan komutan Othello ile evlenen dünya güzeli genç kız Desdemona ise sıcak, insancıl, evine, kocasına bağlı, mahcup, onurlu ve kırılgan bir kadındır. Othello'ya gerçek sevgiyle bağlıdır ta ki hain İago'nun Othello'nun içine kıskançlık tohumları ekmesine kadar. Üst üste ustaca yapılan planlar mazlum Desdemona'nın canına mal olur lakin tüm gerçekler de, oyunlar da açığa çıkar.
"En sudan şeyler Tanrı kelamıdır kıskanç insana." S. 78 ise çok beğendiğim repliklerden biriydi.
Eserde Osmanlı adı da defalarca geçer çünkü Osmanlıların Akdeniz’de hâkim oldukları Kıbrıs’ı fethetmek istedikleri bir zaman dilimindeki olaylara da yer verilir. Tabi İngilizler gözünden aktarıldığı için pek muhabbetle bahsedildiğini söyleyemem:(