Otuz Yaşındaki Kadın

Honore de Balzac
Balzac 20 Mayıs 1799'da Tours'da doğdu. Mutsuz bir çocukluk dönemi geçirdi. 1807 ile 1813 yılları arasında okuduğu koleji bitirdi. Daha sonra, hukuk fakültesine girdi, öğrenimini yarıda bıraktı. Yirmi yıllık yazım yaşamında, uzunlu kısalı seksenbeş roman yazdı ve yayımladı. Yapıtları arasında, "Otuz Yaşındaki Kadın"ın apayrı bir yeri vardır. Okuyunca seveceksiniz.
208 sayfa
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Helall olsun Balzac.. iç dünyamızı fevkalade yansıttın.
216 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Fransız yazar
Honore de Balzac
Honore de Balzac
tarafından kaleme alınmış realistik bir roman. Bu eserinde kadın - erkek ilişkilerini toplumsal yargılar bağlamında ele almış, dönemin fransız aile yaşamını da sorgulamıştır. Mutsuz bir evlilikle başlayan ve genç bir kadının başından geçen talihsiz olayları ve aşkları konu alıyor. içeriğini çok beğenmekle birlikte okurken biraz zorlandım. Art arda sıralanmış yoğun betimlemeler ve nadir de olsa hikaye kopmaları olması nedeniyle sanırım. !!!! Ve erkek bir yazar tarafından kaleme alınmış olmasına rağmen kitapta bir kadının iç dünyasının yansımalarının bu denli başarılı işlenmiş olması okurken insana "vay be" dedirtiyor. Ben beğendim…
Otuzundaki Kadın
Otuzundaki Kadın
Otuzundaki Kadın
Otuzundaki KadınHonore de Balzac · İletişim Yayınları · 20172,415 okunma
Otuzundaki Kadın: Balzac’ın Melodramında Boğulmak
·
Puan vermedi
(yüksek oranda spoiler ve eleştiri içerir) Otuzundaki Kadın bir Balzac klasiği, ama bu demek değil ki herkes aynı zevkle okuyacak. Benim için kitap, Balzac’ın o derin toplumsal gözlemleri ve güçlü
Otuzundaki Kadın
Otuzundaki KadınHonore de Balzac · İletişim Yayınları · 20172,415 okunma
216 syf.
·
Puan vermedi
·
20 günde okudu
İncelemelerini okuduğumda çok büyük bir beklenti içine girerek aldığım bir kitaptı. Okumaya gerçekten hevesle başladım. Kitap her ne kadar konu olarak güzel ve verdiği dersler açısından etkileyici olsa da, kitabın anlatımının pek akıcı olduğunu söyleyemeyeceğim. Olaylar arası bağlantılar çok zayıf ve önemli olaylar geçiştirilmiş bir anlatımla okuyucuya sunulmuş diye düşünüyorum. Açıkçası biraz hayal kırıklığına uğradım. İlk defa bir kitaptan bu kadar sıkıldım ve bitirmem bu kadar uzun sürdü. Yine de konusu gerçekten güzeldi. Belki de ben sıkılmışımdır sizler okuyunca sıkılmazsınız. İyi okumalar.
Otuzundaki Kadın
Otuzundaki KadınHonore de Balzac · İletişim Yayınları · 20172,415 okunma
216 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 saatte okudu
Çok sevdiğiniz ve ilgi gösterdiğiniz halde bir insanın neden sizi hiç istemediğini hissettiğinizde neler yaptınız diye sormak istiyorum. Biliyorum, biraz uzun bir soru oldu ancak bu durumu en iyi
Otuzundaki Kadın
Otuzundaki KadınHonore de Balzac · İletişim Yayınları · 20172,415 okunma
208 syf.
7/10 puan verdi
Otuzunda Kadın kitabında; ana karakter Julia’nın, gençlik ateşinin kararı ile babasının rızası olmayan bir adamla evlenmesi ile hikayesi başlıyor. Kitap genel olarak Julia’nın hayat hikayesi üzerinden yürüyor gibi gözükse de ilerleyen bölümlerde; Julia’nın aşıkları, kocası ve büyük kızının da bulunduğu bölümlere kısa da olsa yer verildiğini, neler hissettiklerini, düşündüklerini görmüş oluyorsunuz. Okurken, bazı yerlere hak verdiğim gibi bazı yerler de hak veremedim doğrusu. Bir insanı aldatmak hiç bir mezhep de hoş karşılanmaz. Elinde birini tutarken diğeri ile de gönül eğlendirmek, bencillikten ve karaktersizlikten başka bir şey değildir. Günümüzde de zilyon tane örneğini görüyor, belki de duyuyorsunuz, haberiniz olmuyor. Daha fazla uzatmadan şunu belirtmek isterim; Balzac’ın, bir kadının duygu ve düşüncelerine bu kadar hakim olması, beni gerçekten etkiledi diyebilirim. Bunu daha önce Stefan Zweig’te görmüştüm. Balzac da ikinci oldu benim için. Aynı zamanda kitabın arka yüzünde, Balzac hakkında romanın Shakespeare’i olarak bahsedilmesi de ayrı bir dikkatimi çeken yön oldu. Farklı bir kitaptı. Otuzuna gelen/gelmeyen, herkesin bir defa okuması gerekenlerden diye düşünüyorum. İyi okumalar…
Otuzunda Kadın
Otuzunda KadınHonore de Balzac · Oda Yayınları · 20102,415 okunma
208 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
İçeriğini beğenmekle birlikte okurken çok zorlandım. Art arda sıralanmış yoğun betimlemeler ve derinlemesine işlenmiş olan psikolojik analizler yetmezmiş gibi çeviride de sanatlı bir üslubun benimsenmesi kitabı sık sık elimden bırakmama sebep oldu.Yine de erkek bir yazar tarafından kaleme alınmış olmasına rağmen kitapta bir kadının iç dünyasının yansımalarının bu denli başarılı işlenmiş olması okurken insana "vay be" dedirtiyor.
Otuzunda Kadın
Otuzunda KadınHonore de Balzac · Oda Yayınları · 20102,415 okunma
240 syf.
9/10 puan verdi
·
16 günde okudu
“Bir kadın otuzuna geldi mi; gülmesini bilir,kendini zor duruma düşürmeden yakınlık göstermesini bilir.Susması da konuşması kadar korku vericidir,bir şakayla sizi istedikleri gibi kurban edebilirler...” İncelemeye kitaptan bir alıntıyla başlamak istedim.Kitabın eşsiz tasvirleri,tahlilleri ve kadın erkek ilişkileri üzerine derin bakışı, her türlü takdirin üstünde...Balzac,bir kitap yazmamış, bir portre var ve siz ona bakıyorsunuz gibi! Bazı hikayelerin başlangıcı ve sonu belirtilmişken ikisi arasındakiler muallak olarak okuyucunun hayal gücüne bırakılmış ,bu da bir tarzdır.Sabahattin Ali’nin öykü serisinde “Balzac” üzerine güzel bir cümleye daha doğrusu tahlile denk gelmiştim.Bu tahlili şimdi daha iyi anladığımı söyleyebilirim.Kadın ruhunu bu kadar iyi yansıtan bir yazarı ve bu eseri özellikle bekar kadınlar :)mutlaka okumalı!..Bu incelemeyi okuyan dostlara selam olsun.(Kadınların kıymetinin bilindiği bir dünya dileğiyle...)
Otuzunda Kadın
Otuzunda KadınHonore de Balzac · Tutku Yayınevi · 20182,415 okunma
237 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Kadınların iç dünyasını çok yakından inceleme fırsatı sunan ve 1800'lü yılların düşünce ve toplumsal normlarına biraz daha yakından bakabileceğimiz bir eserdir. Kız ile kadın arasındaki farkı derinlemesine anlatıyor.. Her ne kadar günümüz insanların örtbas etmeye çalıştığı, farklı söylemler ve özgürlükler adı altında bizlere dayattıkları ve anlamsızlaştırmaya çalıştıkları insani normların giriş, gelişme ve sonuç olarak inceleyebileceğim bir eserdir. Hayatta sadece sevmenin yetmediğini tekrar tekrar hatırlatıyor bizlere..
Otuzunda Kadın
Otuzunda KadınHonore de Balzac · Akvaryum Yayınları · 20122,415 okunma
223 syf.
10/10 puan verdi
Hacettepe Üniversitesi'nde yatışımızın yapıldığı dönemde, seksen yaşında asil bir edebiyat öğretmeni olan Deniz teyzeciğimle tanışarak bir hafta birlikte kalma şerefinde bulundum. Bu süre zarfında tadı damağımda kalan edebiyat söyleşilerimiz oldu. Yirmili yaşlarda, henüz evlenmemişken okuduğu ve çok beğendiğini söylediği "Otuzunda Kadın" romanını okumamı tavsiye etti. Büyük bir ilgiyle okudum. Eserde, kadınların yaşamış oldukları duyguları aşk zannederek yanılgıya düşen ve aşık olduğuna inanan Julie'nin, babasının uyarılarına rağmen yaptığı evlilik anlatılmaktadır. Balzac'ın bu eseri otuzlu yaşlardaki bir kadını konu almış olsa dahi aslında her yaştan kadının aynı bocalamaları yaşayabileceği ve her yaştan kadının eseri okurken büyük bir keyif alacağı söylenebilir. Kesinlikle tavsiye ederim. Keyifli okumalar.
Honore de Balzac
Honore de Balzac
Otuzunda Kadın
Otuzunda KadınHonore de Balzac · Ema Kitap · 20182,415 okunma
·
Puan vermedi
Kapağındaki yazısına hayran kalıp 30.yaşıma basıp okumaya başladığım ama aylardır bitiremediğimdi. Sonunda bitti konu olarak evet güzel ama kitabın adı gibi beklentimi karşılamadı ben kafamda daha başka kurgu kurmuştum. Ama şöyle özetleyeyim bir kadının bir annenin istemediği mecbur yaşadığı ve yalnız öldüğü bir hikaye. Keşke kadınlar anneler böyle hayatlar yaşamasa
Honore de Balzac
Honore de Balzac
Otuzundaki Kadın
Otuzundaki KadınHonore de Balzac · İletişim Yayınları · 20172,415 okunma

Yazar Hakkında

Honore de Balzac
Honore de BalzacYazar · 132 kitap
Honoré de Balzac (asıl ismi Honore Balssa; 20 Mayıs 1799, Tours - 18 Ağustos 1850), Fransız yazar. Hayatı Asıl adı Honore Balssa'dır. Ancak ismini Balzac olarak değiştirmiş ve soyluluk ifade eden De’ öntakısını eklemiştir. Köy kökenli bir ailenin çocuğudur. Babası tüccardır. 6 yıl Vendome'da College des Oratoriens'te öğrenim gördü. Napolyon'un devrilmesinden sonra ailesi Paris'e taşındı. Burada 2 yıl daha okula gitti. 3 yıl bir avukatın yanında çalıştı. Ama küçük yaşlardan beri edebiyata gösterdiği eğilim ağır bastı. Trajedi türünü denediği 1819'da yazılmış "Cromwell" başarı kazanamayınca romana yöneldi. Para kazanmak için tarihsel, mizahi ve gotik romanlar yazdı. Bunları değişik adlarla yazdı. Basımcılık, yayıncılık, hatta dökümcülük yaptı. Başarılı olamayınca tekrar edebiyata döndü. Edebiyat hayatında çok başarılı eserler sundu. Birçok ülkede sayılan romanları ve kitapları çok büyük ilgi gördü ve tepkileri üstüne topladı. Edebiyatta başarılı olan Balzac hayatının sonuna kadar edebiyatla uğraştı. Edebiyat kariyeri 1829'da yazdığı "Les Chouans" isimli tarihi roman tanınmasını sağladı. Bu eser Türkçeye (Köylü İsyanı 1974 ve Şuanlar 1977 olarak) çevrildi. 1824-1834 arasında yayıncılarından aldığı parayla bohem bir yaşam sürdü. 1829-1831 arasında yergici gazetelere yazılar yazdı. 1830’lardan sonra bir toplum tarihi yazmak amacıyla, eski ve yeni romanlarını üç bölüm altında toplamaya karar verdi. Örf ve âdet incelemeleri, felsefi incelemeler ve çözümleyici incelemeler. Bu tasarı 1834-1837 arasında 12 cilt olarak gerçekleşti. 1840’ta bu yapıtların hepsine Dante'yi anımsatan bir başlık koydu: "İnsanlık Komedisi". 1842-1848 arasında 17 ciltlik bir baskı yapıldı. 1869-1876 arasında da 24 cilt olarak yayınlandı. Eserlerinde aynı kahramanlara tekrar tekrar yer verme düşüncesini geliştirdi. Bunu gerçekçiliğin baş romanı kabul edilen ve 1834'te yayınlanan "Goriot Baba"da uyguladı. 1836 ve 1837'de İtalya gezisine çıktı. 1828'de Versailles yakınlarında pahalı bir ev yaptırdı. Borç sorunu nedeniyle Passy'de bir eve yerleşti (Bugün Balzac müzesi). Para kazanmak için tiyatroda başarısız denemeler yaptı. Edebiyatçılar Derneği başkanı olarak yazar haklarıyla ilgili girişimlerde bulundu. 1847'de Polonya'da sevgilisi Eveline Hanska'nın şatosunda kaldı. 1850'de Eveline ile evlendi Paris'e döndüler. Birkaç ay sonra yaşamını yitirdi. Geride 85’i tamamlanmış, 50’si taslak halinde eser bıraktı. Romanda gerçekçilik ve doğalcılık akımlarının yaratıcısı olarak kabul edilir. Mantıksal bir sıra izleyen olayların her şeyi gören bir gözlemcinin ağzından anlatıldığı, kahramanların tutarlı bir biçimde sunulduğu, kuralları belli "klasik roman tekniğini" Balzac'ın kurduğu benimsenir. Olağanüstü bir gözlem yeteneği ve güçlü bir hafızası vardı. Kendisini başka insanların yerine koyup onların duygularını paylaşmayı biliyordu. Eserlerinde nedenselliği ve arka plan ile karakterler arasındaki ilişkiyi açıklamakta ustadır. Bütün bu özellikleriyle "romanın Shakespeare'i sayılır. 1789’la başlayan ve uzun bir süreç alan Fransız Devrimi sırasında gelişen toplumsal değişimi anlatan; çatışmaları, iyiyi kötüyü ortaya koyan, Cumhuriyetçiler ve Kraliyetçiler’in 1830’da ülkeyi bırakıp gitmek zorunda kalan X. Charles’e dek yaptıkları kanlı kansız tüm çekişmeyi özellikle göz önüne seren, bireylerin bu çatışmadaki ulu düşüncelerin altında aslında kendi çıkarlarını nice korumaya çalıştıklarını betimleyen; sevgi, güç gibi evrensel konuları tüm çıplaklığı ve eleştirel bir yaklaşımla inceleyen; günümüz okuruna sıkıcı gelebilecek ama öncelikle Fransa ve demokrasiyi algılayabilmekte yardımcı olması bakımından tüm dünya için önemli bir Roman yazardır. Fransız Devrimi’nin geçmişsel belgesidir kitapları. İnsalık Güldürüsü, yazarın 1830’da kendi yapıtlarını toplamaya başladığı bir üst yapıttır. Şu anda emin değiliz ama belkide 1830’da Kraliyetçiler’in yenilgisini perçimleyen sürgünden sonra devrimdeki ulu düşüncelerin bir yalan olduğunu düşünerek böyle bir yola gitti.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.