#CahitSıtkıTarancı , değişik görüş ve kuşaktan birçok yazarın övgüsünü kazanmış, dönemin sevilen ve beğenilen şairlerindendir. Bu kadar sevilmesi ve beğenilmesi üzerine bütün eserlerinin bir arada toplanıldığı bu kitapta öncelik şiirleri yayım tarihine göre sıralamak olmuş. Bunun için şairin Ömrümde Sükut adlı ilk eserinden önce yayımlanan ve hiçbir kitabına girmeyen 24 şiiri ‘Öncekiler’ adlı bölümdedir. Ömrümden Sükut’tan sonra ve Düşten Güzel’den önce basılıp da eserlerinde yer almayanları ‘Aradakiler’ bölümünde birleştirilmiştir. Düşten Güzel’den sonra çıkanları ise ‘Sonrakiler’ bölümüne yerleştirmiştir. En sonda ise ‘Çeviriler’ mevcut. Genel olarak şiirlerinde ‘ölüm’ teması var. İçim kasvetle doldu dersem yeridir. Yaş otuz beş yolun yarısı dedi ama; belki de kendi çağırdı ölümünü… Baudelaire ilham kaynağı ve yol göstericisi olmuş. “.. bana suyun dibine inmeyi öğretti: içimle dışım arasındaki farkı, ‘Kötülük Çiçekleri’ni okuduktan sonra anladım.” diyor Tarancı. Şiir yazmaya başladığında ünlü olmayı da hayal etmiş ama bir okuyucu kitlesi tarafından sevilip, beğenilmenin kolay bir şey olmadığını anlamış. Onun tanımıyla şiir yazmak için doğru yol; “anamın, bacımın, kızkardeşimin kullanıldığı dipdiri, her hecesini etimde canımda duyduğum sözcükler dururken sözlüklerde küflenmiş sözcüklerle şiir yazamam.” . Bu noktada çok katılıyorum. Ahenk katsın ya da havalı olsun diye anlaşılmaz kelimelere yer vermek bence okuyucuyu gereksiz yoruyor. Sade ve anlaşılır bir kalemi var.